Yunanistan'da radikal sol görüşlü SYRİZA partisinin iktidara gelmesi, ABD'de Barack Obama gibi siyahi bir siyasetçinin başkanlığa seçilmesi gibi, alışılmış ötesinde bir ilgiyle karşılandı.
Dünya basınının bu ilgisi, SYRİZA'nın sol görüşlü olmasından ya da Yunanistan'ı felakete sürükleyebileceği endişelerini körüklediğinden değil, SYRİZA lideri ile bakanların çoğunun kravatsız halleri ve rahat tavırlarıyla, Avrupa'nın yakın siyasi tarihinde bir ilke imza atmış olmalarından kaynaklanıyor.
Başbakan ve bakanların Avrupa ülkelerinde hiç görülmeyen, belki sadece İran gibi, teokratik bir ülkede rastlanabilen bu görüntüleri yalnız Yunan gençlerinin değil Avrupa ülkelerindeki genç kuşağın da beğenisini topluyor.
SYRİZA hükümetinin temsilcisi, temel taşı, gladyatörü, rockstar'ı, Süpermen'i gibi sayısız lakap yakıştırılan Yunan Ekonomi Bakanı Yanis Varufakis en çok beğenilenlerden.
Çipras gibi, Varufakis de kravat takmıyor, üstelik eli sürekli cebinde dolaşıyor...
Henüz iki haftalık bakanlık görevi süresinde bile vazgeçmediği motosikleti, koyu renkli gömlekleri, kot pantolonu, deri montu, botları ve yakasında kırmızı şerit bulunan koyu renk ceketleri ile dikkati çeken ekonomi profesörü Varufakis, ABD'de ve Avustralya'da öğretim üyeliği yaparken de benzer giyiniyordu.
İNGİLİZLER SEVDİ
Varufakis'in stili tıpkı Başbakan Çipras gibi geleneksel ve muhafazakar siyaset dünyasında hayretler uyandırıyor. Mesela Dışişleri Eski Bakanı Theodoros Pangalos, Varufakis'in, karşısında kim olursa olsun eli cebinde oluşunu "terbiyesizlik" ve "klinik bir vaka" olarak tanımlıyor ve Varufakis'in bir psikiyatriste gitmesi gerektiğine inanıyor.
Ancak, muhafazakarlıkları, kibarlıkları ve geleneklerine bağlılıklarıyla tanınan İngilizler aynı görüşte değil.
Varufakis Londra ziyaretinde takım elbiseli ve kravatlı İngiliz Ekonomi Bakanı Osborn tarafından karşılanırken elini cebinden çıkarmadı. Üzerinde deri mont, mavi gömlek, dar pantolon ve botları vardı.
İlk bakışta, iki bakanın değil de bir bakan ile yoldan geçen sade bir vatandaşın ayak üstü sohbet ettiği izlenimini veren bu manzara İngilizlerin hoşuna gitti.
Londra sokaklarında yapılan röportajlardan çıkan sonuç; gençlerin kendileri gibi sade giyinen bir bakana daha çok güvendikleri yönünde. Öte yandan dünyanın her yerinden Varufakis'e aşk mektupları gönderen kadınların sayısı artıyor.
Yunan halkı ise çok mutlu. İdeolojik açıdan anarşi kavramı ile daha yakından haşır neşir olan Yunan halkı, Başbakan Çipras'ı ve diğer bakanları 'iktidarda bizi daha iyi anlayan sade insanlar var' duygusuyla kucaklıyor.
Yaşı 90'lara dayanan ancak mücadeleci ruhunu koruyan ünlü besteci Mikis Theodorakis bile Twitter hesabından "Nihayet sade vatandaşlar da Avrupalı elitlerle aynı masaya oturacak. Kibirli Avrupalılar, sade vatandaşların kaygılarını ilk elden öğrenmek zorunda kalacak.
Alınacak sonuç önemli değil, esas olan sesimizi en üst seviyelere duyurmaktır" yazarak SYRİZA'nın politikasına destek verdiğini gösterdi.
Bunun başka bir örneği ise Belçika'nın L'Echo dergisinde yayınlanan bir karikatür oldu. Karikatürist Nicolas Vadot'a göre Çipras ile Varufakis, siyasetçilerin kravatlarını "tasma" olarak kullanan AB'nin lokomotifi Almanya Başbakanı Angela Merkel'in sert ekonomik şartlarından kurtulmayı amaçlıyor.
