CHP Kurultayı'nı izleyen SABAH ekibinin notlarında ve gözlemlerinde ısrarla salonun darlığı vurgulandı. En az içerdekiler kadar büyük bir kalabalığın dışarıda kaldığından dem vuruldu.
Ve bir soru ortaya atıldı: "Ankara'da daha büyük salonlar var. Neden bu tercih edildi?"
Ankara temsilcimiz Okan Müderrisoğlu bu soruya "Çünkü başkentte Atatürk'ün adını taşıyan tek salon bu" yanıtını buldu.
Ama bence pek doğru değil. Bu, Deniz Baykal için tasarlanmış bir kurultaydı. Adı üstünde; "CHP 33'üncü Olağan Kurultayı"ydı. "Olağanüstü kurultay"a dönüşeceğini, çok değil, sadece iki hafta önce kim aklının ucundan geçirebilirdi?
O kadar Baykal için ve Baykal'a göre tasarlanmıştı ki kurultay, Parti Meclisi'nin hazırladığı "Çalışma Raporu"nda, Deniz Bey'in liderliğinin tartışmaya bile açılamayacağını bas bas bağırıyordu.
Yaklaşık 400 sayfalık rapor üç genel başkanın fotoğrafıyla başlıyordu: Mustafa Kemal Atatürk (Kurucu Genel Başkan), İsmet İnönü (İkinci Genel Başkan) ve Deniz Baykal. Ya zincirin İnönü ile Baykal arasındaki halkaları? Bülent Ecevit, Hikmet Çetin, Altan Öymen? Yok!
Sayfayı çeviriyorsunuz; Baykal'ın nostaljik bir siyah-beyaz fotoğrafı. CHP Genel Başkanlığı koltuğuna ilk kez oturduğu dönemden kalma. Yani, 9 Eylül 1992'deki 25'inci Olağan Kurultay'dan ya da yeniden açılış kurultayından hemen sonraki günlerden. (Not: O fotoğrafta, duvarda, Baykal'ın başının hemen üstünde, CHP genel başkanları panosunda Baykal'ın bir fotoğrafı daha var.)
Bir sonraki sayfaya geçiyorsunuz; daha doğrusu sayfaları peş peşe çeviriyorsunuz:
Parti Meclisi'nde Baykal fotoğrafı.
CHP Merkez yönetim Kurulu'nun Baykal'lı iki fotoğrafı.
CHP Meclis Grubu'nun Baykal'lı fotoğrafı.
CHP Meclis Grup Toplantısı'nda Baykal'ın kürsüde milletvekillerine hitap ederken fotoğrafı.
CHP Parti Meclisi'nin Anıtkabir ziyaretinin Baykal'lı iki fotoğrafı.
CHP il başkanları ve belediye başkanları toplantısının Baykal'lı hatıra fotoğrafı.
CHP'nin 2007 seçim bildirgesinin açıklandığı basın toplantısının Baykal'lı iki fotoğrafı.
Ve Baykal'ın çeşitli yurt gezilerinden fotoğrafları: Kahramanmaraş, Siirt, Tekirdağ, Kırklareli, Edirne, İstanbul, Aydın, Mersin... Uzayıp gidiyor.
Üşenmedim, saydım: Parti Meclisi'nin 33'üncü Olağan Kurultay için hazırladığı çalışma raporunu Baykal'ın tam 70 fotoğrafı süslüyor.
Kurultay'ın Baykal için ve Baykal'a göre tasarlandığını bundan daha güzel, daha somut gösteren bir örnek olabilir mi?
Kurultayı izleyen arkadaşlarıma Parti Meclisi Çalışma Raporu'nun salonda dağıtılıp dağıtılmadığını sordum, "Hayır" dediler.
O rapor hazırlanırken CHP gemisi çarşaf gibi bir denizde kurultaya doğru yol alıyordu.
Ama birden kasırga koptu ve dümenin başındaki kaptan teknenin dışına savruluverdi...
Dedim ya; çok değil iki hafta önce, CHP'nin 33'üncü Olağan Kurultayı'nın "Olağanüstü"leşeceğini, hatta "Olağandışı" laşacağını kim düşünebilirdi? Siyaset mühendisleri dışında...