Birkaç gün evvel saygın bir gazetenin sosyal medya hesabında bir haber okuyunca "Ne alakası var!.." diye ünledim.
Haberin önüne arkasına baktım, hepi topu şundan ibaretti:
"Bugüne kadar hiç kimsenin kendini gerçekleştirmesine, kendi varoluşsal tercihlerine, daha açık söyleyeyim kendi cinsel tercihlerine yönelik herhangi bir müdahale, eleştiri hakkını kendimde bulmadım. İsteyen istediği referansı dikkate alır, yaşar. Ben belli siyasi amaçlar doğrultusunda herkesle birlikte mücadele ederim..."
Bu lakırdıların sahibi, Saadet Partisi'nden ayrılıp bir süre bağımsız olarak kendini "nadasa" bıraktıktan sonra CHP'ye katılan Cihangir İslam adlı milletvekili.
Lakin, hayret ettiğim Milli Görüş geleneğinden CHP'ye geçmesi değil. Bu tarz "değişimlere" şaşacak yaşı geçtim. Kaldı ki ondan önce Abdüllatif Şener kişisi var.
Hayır, hayret ettiğim o lakırdıları da değil. Şimdiye dek kimlerden ne sözler işittik.
Beni hayrete düşüren şey, Kılıçdaroğlu tarafından yakasına CHP rozeti takılır takılmaz ayağının tozuyla CHP yandaşı Halk TV'de söz konusu açıklamayı yapması.
Bir insan evladı CHP'ye "transfer" olur olmaz neden böyle bir açıklama yapmaya gerek duyar?
"CHP'ye katıldınız ama cinsel tercihlere saygılı mısınız bakalım?" yollu bir soruya muhatap oldu da mı, "Benim için fark etmez, her cinsle çalışırım" demeye getiriyor?
Belki de ön almaya çalışmış.
CHP cinsel suçlarla, son günlerde de üçüncü türden cinsel ilişki skandallarıyla gündeme gelmişti ya, mahut milletvekili de "Kimsenin cinsel tercihini eleştirmem" diyerek ne kadar uyumlu olacağını deklare etmeye çalışmış olabilir. Mufassal bir haber olmadığı için kesin bir şey söyleyip de günahını almak istemem. Belki de memnuniyet duyacağı bir şeydir bu. "Değişimin" sonu yok. Özünde "değişik" de olabilir, bilemeyiz.
Kesin olan bir şey var, CHP'ye katılımda belirleyici hususlar değişmiş.
Eski CHP'de cumhuriyet, laiklik ve Atatürk belirleyiciydi, Kılıçdaroğlu'nun yeni CHP'sinde cinsel tercihler!
Eskiden rakip partiden olanlar, "Çabuk cevap ver, Atatürkçü müsün, değil misin?" sorularıyla sıkboğaz edilirdi, şimdi partilerine katılanlar bile bu sorulardan muaf.
Galiba Atatürk'e "Kefere" diyen Mehmet Bekaroğlu'nun CHP'ye katıldığı günden beri bu böyle.
Bundan olsa gerek, Cihangir İslam adlı söz konusu milletvekili de vaktiyle serdettiği, "CHP'nin yegâne eseri Anıtkabir. Savaş döneminde, ekonominin küçüldüğü bir dönemde 40 milyon TL'ye mal oldu. O da Marmaray gibi 9 yılda bitti..." şeklindeki sözleri hakkında değil de cinsel tercih konusunda açıklama yapmak zorunda kalmış.
Gelgelelim, CHP seçmeni nezdinde bu mevzuların etkisi olacağını sanmam.
Olsa bile "Türkmenlere Arapça Nutuk yolladık" gibi açıklamalarla bu sıkıntılar kolaylıkla aşılır.
Fakat cinsellik konusu önemli.
Zira bana öyle geliyor ki Kılıçdaroğlu'nun "Yüzde 99 aynıyız" dediği Davutoğlu ve Babacan'la CHP bu konuda ayrışıyor. Tabii bu bir tahmin sadece.
Yüzde 1 fark başka ne olabilir, açıklasalar da öğrensek.
CHP "Andımız" geri gelsin ama HDP kapatılmasın diyor, buna mukabil Babacan ve Davutoğlu ne "Andımız "geri gelsin ne de HDP kapatılsın diyor. Ne ki bu gerçekte bir farklılık değil. Çünkü CHP'nin "Andımız" konusunda samimi olmadığını, sadece Cumhur İttifakı'na karşı manevra yapmaya çalıştığını HDP de biliyor.
Geriye cinselliğe bakıştaki fark kalıyor!
Babacan için kesin bir şey söyleyemem ama Davutoğlu cinsel tercih konusunda Cihangir İslam kadar (geniş demeyeyim de) "liberal" değildir. Bu da ittifaka engel değilse de iltihaka engeldir.
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz
