Sezon başındaki belirsizlik ve iş bilmezlik, Vitor Pereira kararıyla sonuçlandı. Dağ; fare doğurdu yani. Bir sezon önce, bir galibiyet ile şampiyonluğu kaçıran takımın tüm dengelerini bozma pahasına macerayı tercih etti Ali Koç. Sonuç; kendi yıldızlarını değersiz hale getiren süreçle birlikte, "Yine olmadı" dediler. Kulüp değil ama yönetici tarafından yalanlanan, Koç'un, "Paraya ihtiyacı yok, tazminatı da yok" dediği Pereira'nın, ayrılığı FIFA'ya şikâyet ile noktalandırıp, 2,5 milyon Euro daha istediği de konuşulmaya başlandı.
ALMAN HOCA DOĞRU SEÇİMDİ AMA…
Gündem Joachim Löw ile görüşüldüğü- anlaşıldığı haberlerinden oluşuyor. Bugün itibarıyla böyle bir şey yok, herkes bilsin. Löw'ün ne düşündüğü soruldu, "Yeni sezon için konuşabiliriz" cevabı alındı. Hemen gelmesi için olanaklar araştırıldı, "Ocakta mümkün değil" yanıtı geldi bu kez de. Kupasızlık kızgınlığı süren taraftarın, genç başkanın dördüncü yılındaki tepkisini azaltabilmek için aslında Löw doğru seçimdi, ama girişim düzeyinde şu anda.
ŞAMPİYONLUK ŞANSI BİTMEDİ!
Fenerbahçe bu sezon üç kulvarda da (Süper Lig, Konferans Ligi, Türkiye Kupası) iddiası olan tek takım. Şampiyonluk zor ama şansı bitmedi. Avrupa'da ve Türkiye Kupası'nda da devam ediyor. Yani; gelecek hoca için üç sıcak hedef var ama yönetim daha bunun farkında değil. Löw planı varsa, İsmail Kartal ellerinin altında duruyor. Alman hocanın yakın arkadaşı ve tüm antrenman planlamasını biliyor. Üstelik son kupanın da hocası. Slaven Bilic, oyuncuları elinde tutan, iyi yöneten bir teknik adam. Türkiye'yi biliyor. Düşünülebilir. Ama bir plan yoksa, tüm isimler macera olur.
