İkinci Dünya Savaşı'nda Amerikan gençlerini askere çağıran o parmağını uzatmış Sam Amca posterini görmeyen, bilmeyen yoktur..
Şimdi, Aziz Yıldırım nam zat, Sam Amca rollerine soyunmuş "Bin lira verecek bir milyon geri zekalı" arıyor..
Yoo!.. Fenerli dostlar kızmasın. Durum aynen bu..
Bin lira vereceksiniz.. Karşılık?. Nasihat!. Çakma kol saati bile yok..
Kulübe üye yapsana!.. Olmaz.. Bir milyon üyeli kongreyi kontrol edebilir misin?.
O zaman, Beşiktaş'ın yaptığını yap, adını koy "Bir kibrit de sen çak" de.. Milyonla Fenerli, cebinin yettiği, gönlünden koptuğu kadar versin. Alkışlayalım..
Ama yok.. Bir şey vaad eder havasında, 1 milyon tane bin lira arıyor muhterem..
Hangi muhterem?.
Fenerli seyirciye Fener maçlarını yasaklayacak kadar Sultan Süleyman olmuş muhterem..
Yahu o zamanın başbakanı, Galatasaray Arena'nın yapılması için, nasıl maddi manevi katkıda bulunmuş, açılışa koşarak gelmişti. O Arenayı büyük ölçüde borçlu oldukları adamı protesto etti o gün bir kısım seyirci..
Galatasaray'da, o seyirci için bile önlem alındığını duydunuz gördünüz mü?.
Bu "Fenerbahçe demek ben demek. Ben varsam Fenerbahçe var.. Yoksam yok" diyecek kadar imparator, sırf "Dördüncü yıldızı ben taktım" demek için takımla oynamaya başlayıp protesto edilince, tribünleri, Fenerlilere kapadı.
Stadyumda Migros tribününe seyirci alınmasını yasakladı. Çünkü orada kombineli muhalifler var. Stada girmemeliler.
Voleybol, basketbolun oynandığı salonlarda passolig, e- bilet yok. Oraya isteyen girer.. Girer de, ne olur ne olmaz.. Ya protesto ederlerse.. Fener kendi sahasındaki futbol dışı maçları da seyircisiz oynamaya başladı, Süleyman Han'ın emirleriyle..
Türkiye Kupası'nda passolig yok. İsteyen girer.. Girmesin.. Ne yapılacak?.
Bileti pahalı yapacaksın ki, gelmesinler. O muhalifler zaten zengin çocukları değiller.. Saraçoğlu'ndaki son maça bin kişi gelmedi.. Böyle mi olurdu Saraçoğlu?. Federasyon "Seyircisiz" cezası verse, tribünlerin dışında on binler toplanır, içerdeki takıma "Sizinleyiz" mesajı verirdi. Şimdi giden yok..
..Ve de bu ülkede medya var!..
Bir yanda bir kişi.. Öte yanda milyonlar.. Ve medya bir kişinin emrinde.. Gazetesini sattığı milyonlara sahip çıkacağına, bir kişinin emir kulu olmuş, susup oturuyor..
Haa.. Devletin polisi de, maça girmek isteyenlere engel olup o "Bir" kişinin emellerine hizmet ediyor.. O da cabası!..