Duydunuz herhalde... Alara Uzan'ın, Cem Uzan'dan boşanma davasına vekalet eden avukat Kezban Hatemi ani bir kararla davadan çekildi. Aradım kendisini; "Çekilme nedeniniz Alara'nın ekonomik talebinize cevap verememesi olabilir mi?" diye sordum...
"Asla!" diye söze başladı ve şöyle devam etti; "Beni bilirsiniz... Ben hiç tanımadığım, zor durumda olan insanların davalarında bilabedel hizmet vermişimdir... Alara Uzan da benim çok sevdiğim, saydığım bir insandı... Emin olunuz ki, bu davadan çekilm nedeninin avukatlık ücreti ile filan hiçbir alakası yok!"
Israr ettim tabii... "Ee peki neden?" dedim.
"Bu nedeni hiç kimseyle paylaşmam mümkün değil" diyerek konuyu kapatmamı istedi... "Tamam" dedim ama dayanamayıp, "Derler ki bazıları... Siz Alara'ya, 'Senin Cem Bey'i aldattığına ve ihanet fotoğraflarının da onda olduğuna dair yazılanlar doğru mu?' demişsiniz. O da size, 'Doğru veya değil... Bu sizi ilgilendirmez... Siz kendi işinize bakın' diye cevap vermiş... Bunun üzerine siz de davadan çekilme kararı almışsınız. Ne diyorsunuz?" diye sorunca da kızdırdım tabii Bayan Hatemi'yi...
"Lütfen bana daha fazla soru sormayın...
Bu konuda ağzımdan tek kelime alamazsınız...
Görüşmek üzere" deyip, kapattı telefonu.
Hatemi'nin bu tavrı karşısında şapka çıkarırım ama lanet olası gazetecilik dürtülerim yüzünden de şu soruları sormadan geçemem:
"2 hafta önce Beykoz Adliyesi'ne dilekçe verip, Alara'ya vekalet eden Kezban Hanım, Alara Uzan'ı çok sevmesine, 'Beş kuruş parası olmasa da onun davasına yine bakardım' demesine rağmen neden çekildi bu davadan?"