Prof. Dr. Talip Küçükcan ''Türk ve Kürtlerin geleceği birdir''

Prof. Dr. Talip Küçükcan ''Türk ve Kürtlerin geleceği birdir''

29.06.2015 | 15:27

A Haber'de Orhan Sali moderatörlüğünde yayınlanan Diplomasi programının bu haftaki konukları arasında AK Parti Adana Milletvekili Prof.Dr.Talip Küçükcan da vardı. Küçükcan, "Medyada Türkiye, Kürtlerin düşmanıymış gibi bir algı yaratılmak isteniyor. Aksine Türklerle Kürtlerin geçmişleri nasıl ortaksa gelecekleri de ortaktır. " dedi.

Geçmiş gibi geleceğimiz de ortak

Bu bölgede Türkiye'nin Kürtlerle ilgili politikası nedir diye sormamız lazım. Şimdi sanki Türkiye Kürtlerin düşmanıymış gibi, sanki Türkiye DAEŞ'i destekliyor, DAEŞ'i desteleyerek Kuzey Suriye'deki Kürtlerin ortadan kaldırılmasına yardımcı oluyor, Türkiye'nin üzerinden DAEŞ militanları geçti gibi tabirler kullanıyorlar. Bunlar çok ciddi operasyonlar. Türkiye'nin bu bölgedeki Kürtlerle ilgili yaklaşımı çok açık ve net, hep şunu söyledik ' Türklerin ve Kürtlerin bu bölgedeki geleceği ortak bir gelecektir.' Nasıl geçmişimiz ortaksa bizim geleceğimiz de ortaktır.

Barış ve istikrar elde silahla olmaz

Türkler başka yerde yaşamayacaktır, Kürtler de başka yerde yaşamayacaktır. Kadim medeniyetlerdir, kadim halklardır ve burada yaşayacaklardır. Irak'ta Saddam Kürtlere saldırdığında Kürtler nereye sığındı? Türkiye'ye sığındı. Barzani başına bir sıkıntı geldiğinde, Türkiye'ye geldiler. Kobani'de yaralanan Kürt kardeşlerimiz Türkiye'de tedavi görüyor. Türkiye'nin bu bölgedeki Kürtlere bakışı açık ve nettir. Burada ortak bir gelecekten bahsediyoruz. Bu ortak geleceği bazı Kürtlerin bağımsız bir devlet kurma sevdasıyla, geç milliyetçilik dediğimiz ilkel milliyetçiliğe feda etmesinin yanlış olduğu kanaatindeyim. Ortak bir gelecekten bahsediyorsak barış ve istikrarın olması gerekiyor. Barış ve istikrar da ellerinde silahla gezerek olmaz. Bunun açık ve net şekilde görülmesi lazım. Türkiye'nin bölgedeki Kürtlere bakışı açık ve nettir. Türkiye'nin kendi ülkesindeki Kürtlere bakışı da açık ve nettir zaten. Yıllardır gündeme getirilmeyen konular getirildi, inkar politikaları bitirildi ve çok önemli şeyler yapıldı. Bu tabuları yıkan bir iktidarın ve hükümetin açtığı yoldur. Bizim hem inancımız hem kültürümüz bunu gerektirir. Biz farklı mezheplere, farklı gruplara dışlayıcı bakan bir toplum asla değiliz, olmayız. Sadece Kürtlere değil, hangi mezhepten, hangi dinden olursa olsun son beş yıla baktığımızda sığınma noktası Türkiye'dir. Ezidileri Avrupa almamak için elinden geleni yapıyor değil mi şu anda. Bütün bu mazlum halklara kapısını açan birisi varsa o da Türkiye'dir.

Sıradaki

OTOMATİK OYNAT

SON DAKİKA