6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanmış aydınlatma metnimizi okumak ve sitemizde ilgili mevzuata uygun olarak kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak için lütfen tıklayınız.
Gazi Uzman Çavuş Özgür Öztürk, yaşadıklarını anlattı

Gazi Uzman Çavuş Özgür Öztürk, yaşadıklarını anlattı

04.02.2016 | 16:09

Diyarbakır’ın Sur ilçesinde 20 Ocak günü bölücü terör örgütünün bombalı saldırısında yaralanan Uzman Çavuş Özgür Öztürk, memleketine döndü. Yaşadıklarını anlatan Gazi Özgür Öztürk, Sur ilçesinde, teröristlerin sivil halkı ellerinde rehin tuttuğunu ifade etti.

Diyarbakır'ın Sur ilçesinde 20 Ocak 2016 günü akşam saatlerinde bölücü terör örgütü militanlarının bir evde istirahat ettikleri sırada bombalı saldırıya uğrayan 7 asker yaralanmış ve saldırıda Uzman Çavuş Ali Şahin şehit olmuş, 6 arkadaşı ise yaralanmıştı.

"İSTİRAHAT ETTİĞİMİZ EVE BOMBA ATILDI"
Teröristlerin bombalı saldırısında yaralanan Uzman Çavuş Özgür Öztürk, Ankara GATA'daki tedavisinin tamamlanmasının ardından memleketi Zonguldak'ın Ereğli ilçesindeki baba ocağına döndü. Yaralı halde hastaneden tekerlekli sandalye ile çıkıp şehit olan arkadaşı Uzman Çavuş Ali Şahin'in cenaze törenine katılan Özgür Öztürk, yaşadıklarını anlattı. Olay sırasında daha önce özel harekat timleri tarafında teröristlerden temizlenen bir evde 7 arkadaşı ile istirahat halinde olduklarını, iki arkadaşının ise evin dışında nöbet tutuğunu ifade eden Öztürk "Oturuyorduk. O anda ne olduğunu anlayamadık. Ortaya el bombası olduğunu düşündüğümüz patlayıcı atıldı. Yaralanmalar oldu. Önce Diyarbakır askeri hastanesine, oradan da GATA'ya sevk edildim. Orada yaralanan 7 kişiydik. Bir arkadaşımızı şehit verdik" dedi.

YARALI HALDE ŞEHİT ARKADAŞININ CENAZESİNE KATILDI

Evine döndüğü için şükrettiğini dile getiren Öztürk, yaralı halde şehit arkadaşının cenazesine katılmasını ise şu cümlelerle aktardı; "Hastanenin önündeki törene katıldım. Kendimi iyi hissediyordum. Hemşirelerden katılmak istediğimi rica ettim. Sağ olsunlar, tekerlekli sandalye ile arkadaşımın aracılığıyla indirdiler. Orada yaşadıklarım anlatılacak gibi değil. Sonuçta bir buçuk yıl o arkadaşlarımla beraberdim. Bizimki arkadaşlıktan daha öte bir şey. Sonuçta bir yudum suyunuzu birlikte paylaşıyorsunuz, ekmeğinizi paylaşıyorsunuz. Anlatılacak bir şey değil, çok farklı bir duygu. Allah kimseye de yaşatmasın. Olayın yaşanmasının ardından bir hafta uyuyamadım, rüyamda sürekli vurulduğumu ve öldüğümü görüyorum" diye konuştu.

"SUR'DA SİVİL HALK YOK"
Sur'da ki çatışma bölgesindeki evlerde sivil halkın kalmadığını anlatan Öztürk, teröristlerin bazı sivilleri ellerinde tutup canlı kalkan yapmaya çalıştığını dile getirdi. Teröristlerin kendileri yada polisle çatışmaya girmediğini, genellikle tuzaklı bombalar yada keskin nişancılarla saldırı düzenlediğini belirten Öztürk "Zaten görünmüyorlar. Nerede oldukları belli değil. Kesinlikle birebir çatışmıyorlar, tuzaklama ya da haince arkadan gelip vurup, kaçıyorlar. Çatışma ortamı yok. Tuzaklama oluyor. Çatışmada keskin nişancı dedikleri, onların keskin nişancılarını biz göremiyoruz. Orada sivil halk yok zaten. Terk edilmiş durumda. Ama ellerinde 8 yada 10 tane diye söyleniyor. Rehin alınmış. Bitmesini umut ediyoruz. Dua ediyoruz. İnşallah yakın zamanda bitecek. Göreve çağrılmam durumunda yeniden aynı bölgeye gidebilirim ancak ailem buna izin vermez. Annem hastaneden çıkıp eve gelmemi bekliyor" şeklinde konuştu.

"BİR KOLUM YOK AMA GEREKİRSE BENDE ÇATIŞMAYA GİDERİM"

Gazi Uzman Çavuş Özgür Öztürk'ü ziyarete gelen köylüsü Gazi Şenol Akyol da 18 yıl önce Şırnak'ın Cudi dağında mayın patlaması sonucu kolunu kaybedip Gazi olduğunu söyledi. Özgür Öztürk'ü en iyi kendisinin anladığını belirten Güneydoğu Gazisi Şenol Akyol, "1998 yılındaki çatışmada iki arkadaşımızı şehit verdik. Bende kolumdan yaralandım. 4 ayı yoğun bakımda olmak üzere 6 ay hastaneden hiç çıkmadan ve 2,5 yıl süren bir tedavim oldu. 4 yıl boyunca psikolojim çok bozuktu. Yeniden hayata tutundum ve şu an iyiyim" dedi.
Vatanın bölünmemesi için tıpkı Özgür gibi kendisinin de bir kolu olmamasına rağmen çatışmaya gidebileceğini dile getiren Akyol, "Bu vatanı asla böldürmeyiz" ifade etti.

ANNESİ OĞLUNUN YARALANDIĞINI BİLMİYOR
Oğlunun Güneydoğu'ya göreve gittiğinden bu yana hep tedirgin yaşadıklarını ve haberlere bakamadıklarını belirten baba Zeki Öztürk ise oğlunun yaralandığı gün eşi Nezaket Öztürk'ün de hastaneye kaldırılarak yoğun bakıma alındığını söyledi. Eşine henüz oğlunun yaralandığını söyleyemediklerini anlatan baba Öztürk şunları söyledi: "Bunun olayının olduğu akşam eşimi hastaneye yoğun bakıma yatırdım. Daha bugün kendine geldi. Bu da Cenab-ı Allah'tan bir şey. Bu Diyarbakır'a gittiği günden bu yana bir haber bekliyordum. İçime doğdu yani. Ama ben evimde hiç kimseye söylemedim. Gece on ,iki buçukta hastaneden geldim. Mutfakta otururken komşum söyledi. Bana 'Üzülme ama sana bir şey söyleyeceğim. Özgür kaza geçirmiş, üzülme sadece ayağındaymış' dedi. Ben bir iki dakika şaşkın halde durdum. Zaten eşimle de uğraşırken, 'olabilir vatan sağ olsun' dedim. Arkadaşı şehit olmuş. Olmasaydı keşke dedim. Üzüldük tabi. Şehit ailelerine de baş sağlığı diliyorum."
Sıradaki

OTOMATİK OYNAT

SON DAKİKA