Yetişkin nüfusun yaklaşık üçte birinin hipertansiyon hastası olduğunu belirten Kardiyoloji Uzmanı Dr. Ercan Türk, konuyla ilgili açıklamalarda bulundu. Dr. Türk, hipertansiyonun kalp krizi, kalp yetmezliği, felç (inme), ani ölüm ve böbrek yetmezliği gibi hastalıkların en önemli risk faktörlerinden biri olduğunun altını çizdi.
Türk, "Kan basıncı yükseldikçe damarlar daha fazla baskıya maruz kalır ve zamanla esnekliklerini kaybeder. Bu da damarlarda daralma, tıkanma ve organ hasarıyla sonuçlanabilir. Hipertansiyon çoğu zaman hiçbir belirti vermez. Ama bazı kişilerde baş ağrısı, baş dönmesi, çarpıntı, kulak çınlaması, burun kanaması ve görme bozuklukları gibi şikayetler olabilir. Ancak bu belirtiler ortaya çıktığında genellikle hastalık ilerlemiş demektir. Bu nedenle düzenli tansiyon ölçümü büyük önem taşır" diye konuştu.
"TUZ TÜKETİMİNİN YÜKSEK OLMASI, HİPERTANSİYONUN YAYGINLIĞINI ARTIRAN ÖNEMLİ BİR ETKENDİR"
Hipertansiyonun nedenleri arasında genetik yatkınlık, ileri yaş, aşırı tuz tüketimi, obezite, hareketsiz yaşam, sigara, alkol ve stres gibi faktörler yer aldığını aktaran Türk, "Ayrıca diyabet gibi bazı hastalıklar da hipertansiyon riskini artırır. Bu nedenle yaşam tarzı değişiklikleri hem önlem almak hem de tedavide başarıya ulaşmak için kritik öneme sahiptir. Tansiyonunu kontrol altına almak için sağlıklı beslenmek, tuz tüketimini günlük 5 gramın altına çekmek, düzenli egzersiz yapmak, ideal kiloyu korumak, sigara ve alkol tüketiminden kaçınmak önemlidir."
"Bunun yanında, gerekir ise doktorun önerdiği şekilde ilaç tedavisine başlamak ve düzenli olarak kullanmak şarttır. Ülkemizde genel olarak tuz tüketiminin yüksek olması, hipertansiyonun yaygınlığını artıran önemli bir etkendir. Hazır gıdalar, turşular, salamura ürünler, işlenmiş etler ve fast food tarzı yiyecekler tuzun gizli kaynaklarıdır. Sofradaki tuzluğu kaldırmak ve yemekleri doğal tatlandırıcılarla veya baharatlarla hazırlamak küçük ama etkili adımlardır" şeklinde konuştu.
"ÇOCUKLARDA DA HİPERTANSİYON SIKÇA GÖRÜLMEYE BAŞLAMIŞTIR"
Hipertansiyonun kontrol altına alınmadığında sessizce organları yıprattığını kaydeden Türk, "Ancak zamanında tespit edilip uygun tedaviyle kontrol altına alındığında yaşam kalitesi korunabilir ve gelişebilecek ciddi sağlık sorunları önlenebilir. Bu yüzden kişinin tansiyonunu bilmesi ve düzenli olarak ölçerek takip etmesi gerekir. Günümüzde artık gençlerde hatta çocuklarda da hipertansiyon sıkça görülmeye başlamıştır. Bu durum, artan obezite oranları ve hareketsiz yaşam tarzı ile yakın ilişkilidir. Bundan dolayı sadece yaşlı bireyler değil, tüm yaş grupları düzenli sağlık kontrollerinden geçmeli, sağlıklı yaşam alışkanlıkları küçük yaşlardan itibaren kazanılmalıdır" diyerek sözlerini tamamladı.
