Dün, hayvanseverlerin meclisten geri çekilmesini bekledikleri Hayvanları Koruma Kanunu tasarısı üzerine; 1910 yılında ülkemizde yaşanan "Hayırsız Ada" köpek katliamını hatırlatan bir yazı kaleme almıştım. Hiçbir yazıma, bu kadar çok mesaj geldiğini hatırlamıyorum.
Gelen mesajlardan, doğal olarak çok sayıda insanın, İstanbul'da yaşanan "Hayırsız Ada" sürgünü ile yeni tanıştığı anlaşılıyor. Tekrar hatırlatma yapayım. Bu sürgün, 1910 yılı Haziran ayında başlayarak, tam üç ayın üzerinde sürmüş. Sayıları 80 bine yaklaşan sokak köpekleri, gemiler ve mavnalar ile bu adaya taşınmış. Bugün köşemde, "Sivri" ya da "Hayırsız" olarak bilinen bu adaya, köpeklerin taşınmasının ilk günlerinden yansıyan, siyah beyaz bir fotoğrafı da paylaşıyorum.
BİR UTANÇ NOTU
Küçücük bir su kuyusu bulunan, hiç kimsenin yaşamadığı bu adada, Haziran sıcağı altında ölüme mahkum edilmiş köpekler. Hiç bilmeden sonlarını beklemeye yeni başlamışlar. Sonra köpeklerin inlemeleri başlayacak, neredeyse adadan şehre kadar yayılan çığlıkları... Belki geri dönebilirim umuduyla, tamamen sezgisel olarak denize atlayan, yüzmeye başlayan, boğularak ölen binlerce köpek. İnsanlık tarihine düşülen, çok büyük bir utanç notu. Meclis'e sunulan Hayvanları Koruma Kanunu tasarısının, çok tepki toplamasının temel nedeni de; bu taslağın sokaktaki sahipsiz kedi ve köpeklerin, şehir dışında kurulacak barınaklara, parklara gönderilmesini ön görmesi... İşte bu noktada hayvanseverler, yeni, modern "Hayırsız Ada" örnekleri doğmasından korkuyor...
YÜZBİNLERCE HAYVAN
Çok haklılar, çünkü günümüzde yüz binlerce hayvanı, bu barınaklarda kusursuzca bir arada toplamayı başaracak koşulları yaratmak hiç kolay değil.
Ayrıca kanunda yapılacak değişiklikler arasında "uyutma" kelimesi de geçiyor. Bunun anlamının ne olduğunu hepimiz biliyoruz. Hayvanların yaşam hakkını elinden almanın yumuşak yolu...
Önceki gün akşam saatlerinde, bu yasanın geri çekileceğinin ilk işareti de görüldü. S
onuçta ben, başta Başbakan Erdoğan olmak üzere, tüm vicdan sahibi siyasetçilerin, böyle bir yasanın Meclis'ten geçmesine izin vermeyeceklerine inanıyorum.
