Geçen gün Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'le birlikte Ankara'dan Diyarbakır'a gittik.
Oradan İstanbul'a geçtik.
Gün boyunca neler mi konuştuk?
Bir ara "kimin kaç kardeşi var, kaç yeğeni" konusu açılmıştı.
Biz dedik ki "kardeşlerimizin, yeğenlerimizin isimlerini ezbere sayarız."
Hüseyin Çelik:
- Biz 9 kardeşiz... 155 yeğenim var... Ben de isimlerini sayayım mı?

***

Hüseyin Çelik, üniversitede "Azerice dersi almış."
"Azeri edebiyatına" ilgi duyuyor.
Azericesi de "eh, oldukça iyi."
Azerbaycan Devlet Başkanı ile yaptığı konuşmayı anlattı.
Söze şöyle başlamış:
- Özünüze, Türkiye'den Adalet ve İnkişaf Partiyası'nın sedri (Genel Başkanı) ve Başbakan hörmetli (sayın) Recep Tayyip Erdoğan'ın selamını getirmişem.

***

Çelik'in "Azericesi iyi" ama...
Bazı "bilmedikleri" de varmış.
Çelik'e, Azerbaycan'da "kalın muamelesi" yapılmış.
"Kalın" aşağı, "kalın" yukarı.
Hüseyin Çelik sormuş:
- Ne demek kalın?
- Sayın Bakan, siz Türkler diyorsunuz ona VIP... Very Important Person... Önemli insan... Biz de diyoruz kalın... Yani büyük insan... Siz de kalınsınız.