Seda Sayan'ın pazartesi günü stüdyo konuğu İbrahim Tatlıses'ti. Programın ilerleyen dakikalarında psikopat kocası tarafından yüzüne kezzap atılmış ve kalçasından bıçaklanarak ayağı sakat bırakılmış zavallı bir kadın, derdini anlatıp, kocasının görmesine izin vermediği çocuklarına kavuşmak istediğini söyledi. İbrahim Tatlıses o anda söze karıştı. "Erkek, bir kadının namusla ilgili bir şeyini yakalarsa şok geçirir, öldürebilir. Eğer bir kadının namussuzluğu, yahut ihaneti yoksa bu hale getirmek biraz zor... Biriyle koyun koyuna görürsen ikisini de öldürürsün, gider" dedi. Eminim, pek çok kişi benim gibi o anda ekran başında donup kalmıştır. Evet, namus, şeref, haysiyet herkes için önemlidir. Ama bu ülkede hukuk var, adalet var, yasa var. Bir insanın hayatına kastetmek en büyük namussuzluk değil midir? Namus lekesi, kan dolu leğende çitileyince çıkar mı? Her suça, günaha bir kurşun sıkmaya kalkarsanız, bu dünyadan namussuzluğu, şiddeti, ölümü nasıl silersiniz? Bunu en iyi bilen kişinin ise etrafında sürekli kurşunların vızıldadığı Sayın Tatlıses olması gerekmez mi?
VE MALUM ŞARKI...
"Çeker vururum" mantığıyla kurşunlara zırh değil, ancak namlu olursunuz. Belli ki, Tatlıses, "maksadını aşan" cümleler kurmuş. Belki de ilerleyen günlerde "yanlış anlaşıldım" diyerek bu görüşlerine bir açıklık getirecektir. Ama yine de sokaktan tribüne şiddetin kol gezdiği, töre ve namus cinayetlerinin ocakları söndürdüğü şu günlerde, Türkiye'nin en sevdiği sanatçılardan birinin ağzından bu sözler mi çıkmalıydı? Peki ya programın sonunda ne oldu? İbrahim Tatlıses, "umumi istek üzerine" şarkısını okudu: "Kız ben seni vurmaz mıyım?"
