Ramazan ile beraber ailece televizyon izleme alışkanlıklarımız da değişti. İftara doğru başta minik kızımız Ela olmak üzere ailece atv'yi açıp, sevgili hocamız Prof. Nihat Hatipoğlu'nun programını izleyerek, dualarımızı ediyoruz. O biter bitmez hemen TRT Çocuk kanalını açıyoruz. Orada çocuklar için Ramazan'ın anlamını, önemini anlatan, gelenek ve göreneklerimize harika vurgular yapan Ramazan Davulcusu adlı çocuk programını ve adı bir ay boyunca Ramazan Tayfa'ya dönüşen Rafadan Tayfa'yı izliyoruz.
Ela bu programlar sayesinde 'diş kirası' denilen adetimizi öğrendi mesela... Bilmeyenler için anlatayım:
Eskiden semtin zenginleri ve devletin ileri gelenleri, insanları iftar davetinde ağırlarmış. İftar bitip de misafirler evden uğurlanırken, onlara 'diş kirası' adı altında keseyle altın verilirmiş. "Bizim yemeklerimiz yüzünden dişlerinizi öğüttünüz. Buyurun bu da o hasarın tazminatı" anlamında... İşin aslı ise uzak yerlerden büyük zahmetlere katlanarak ve ceplerinden para ödeyerek gelenlerin iaşesini sağlamakmış. "Alın bu da yol paranız" deyip, onları incitmek yerine 'diş kirası' diye bir adet bulmuşlar. Şu zarafete bakar mısınız?
Oy Asiye, Asiye....
"Tütün goydum kesiye, anan seni veriy da bir bağ pirasiye" diye devam eder ünlü Karadeniz türküsü. Ama benim sözünü edeceğim, türküdeki değil, Star'ın dizisi Kaderimin Oyunu'ndaki Asiye karakteri...
Dizide Öykü Karayel'in canlandırdığı Asiye kendisini türlü zorluklarla baş başa bırakarak terk eden sevgilisiyle 7 yıl sonra cilveleşmeye başladı. O hayata karşı dimdik duran kadın gitti, yerine gururundan ödün vermeye ve aşka ihanet eden sevgiliye biat etmeye hazır, adeta sırnaşık bir kadın geldi. Bu durum da dizinin izleyicileri tarafından sosyal medya platformlarında kıyasıya eleştirildi.
Nasıl eleştirilmesin ki?.. Burası aşkın gözünü kör ettiği kadınların çokça hırpalandığı bir coğrafya. Kimse artık dizilerde kaderine razı, erkek egemenliğine karşı sessiz kalan kadın görmek istemiyor. Ayrıca dizilerdeki güçlü, dirayetli, kararlı kadın karakterler pek çok genç kıza da ilham verebilir. Senaristlerin dizileri yazarken bu 'ihtiyacı' göz önünde bulundurmalarında büyük fayda var. Böylece biz de Asiye nasıl kurtulur diye düşünmek zorunda kalmayız...
Ozan Akbaba'nın zor sınavı
Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz'ın tez canlı, çoğu zaman da acımasız karakteri İlyas Çakırbeyli'yi canlandıran Ozan Akbaba'yı bu hafta çok önemli bir sınav bekliyor. Akbaba, cuma akşamı TRT 1'de başlayacak Kasaba Doktoru'nda bu kez İlyas ile tam tersi yapıya sahip bir cerrahı, Hakan Hoca'yı oynayacak.
Bazı roller fazla yapışkandır. Kariyeri boyunca oyuncuların üzerinde iz bırakır. Bundan kurtulmak için leke tutmaz bir oyuncu kumaşına sahip olmak gerekir. İzleyicilerin bıçkın bir karakter olarak tanıyıp sevdiği Ozan Akbaba'nın bir anda naif, duygularını gizleyen bir cerraha dönüşmesi de kolay olmayacak.
Yeni bir Mucize Doktor adayı olarak TRT 1 ekranlarında start alacak dizi, ünlü bir cerrahın yeni görev yeri olan mütevazı bir kasabada, hem mesai arkadaşlarının hem de yöre insanının hayatına nasıl dokunduğunu anlatacak.
Eşkıya'da Alparslan karakterini canlandıran Yunus Emre Yıldırımer'in atv'nin yeni dizisi Adı Sevgi'de Emir Baykara karakterine bürünmesi fazla zor olmamış, izleyiciyi yormamıştı. Bakalım aynı başarıyı Ozan Akbaba da gösterebilecek mi? Benim bu konudaki beklentim yüksek. Çünkü Akbaba'nın oyunculuk yetenekleri, standartların çok üzerinde.
Gaf'let kürsüsü
Rize'de bir TikTok kullanıcısı sahilde iftar yapmaya hazırlananlara hoparlör ile ezan dinletip, erken iftar yapmalarına sebep oldu. Bir de utanmadan o anları kahkahalar eşliğinde paylaştı.
Ne demiş?
"Erik çıkmış. Kredim onaylansın, hemen alıcam." (Sosyal medyadan)
Zap'tiye
Cerrahpaşa'nın Kovid servisinde yatan tek hasta kalmış. Bu cümleyi bana yazdıran Yüce Mevla'ya şükürler olsun.
