Ramazan Bayramı herkese neşe getirdi. Büyükler ziyaret edildi, küçükler sevindirildi. Herkes bu bayramlarda unutamadığı birbirinden güzel ve duygusal anılar biriktirdi. Biz de ünlü isimlerle eski günlere döndük. Hülya Koçyiğit, Demet Şener ve Didem Uzel de bizlerle çok özel anılarını paylaştı. Yeşilçam'ın usta oyuncusu Koçyiğit, yoğun çalışma temposunda olduğu bir dönemde kızı Gülşah Alkoçlar ile arasında geçen bir anıyı anlattı:



"Hangi bayram olduğunu şimdi hatırlayamıyorum. Sabah evden çıkıp, setten eve gece yarısı döndüğüm zamanlardı. Gülşah'ım Londra'da yatılı okuyordu. Kokusu burnumda tütüyordu. Öyle sıkışık set programım vardı ki, çektiğim hasrete rağmen iki gün bile kaçıp yanına gidemiyordum. O zamanlarda bugünün teknolojisi de yok tabii. Görüntülü aramayı bırakın konuşmak için telefona bağlanmak bile zaman alıyordu. Hiç unutmuyorum arife günüydü, sette bir anda karşıma Gülşah çıktı! Neye uğradığımı şaşırdım. Orada düşüp bayılabilirdim heyecandan. Gülşah'ım diye boynuna atladığımı ve kokusunu tüm nefesimle içime çektiğimi çok net hatırlıyorum. Meğer harçlıklarından biriktirdiği paralarla biletini almış bayram için gelmiş. Hayatımın en güzel, en anlamlı sürprizi unutulmaz bayram anısı olarak hatıralarımda yerini aldı."



BENİM İÇİN BAYRAM, AİLE DEMEK
Ünlü manken ve sunucu Demet Şener, yıllar önce kaybettiği babası Fikret Şener ile geçirdiği son bayramı anlattı: "En unutamadığım bayram babam ölmeden önce geçirdiğimiz son bayramdı... Hiç bilemezdik ki, bir sonraki bayramda aramızda olmayacaktı... Düşündüğümde hep hüzünlenirim... Bir de çocukken ananemin evinde geçirdiğimiz bayramları hiç unutmam."
Bayramı ailesiyle geçireceğini söyleyen Demet Şener, "Benim için bayram demek aile demektir. Ben hiçbir bayramda tatile gitmiyorum burada ailem ve sevdiklerimle olmayı tercih ediyorum bu bayramda da çocuklarım, ailem ve erkek arkadaşımla beraber olacağım" diyor.



UNUTKANLIĞIM ÇOK MEŞHURDUR
Selim Sarı ile evlenip uzun yıllar Amerika'da yaşayan ve iki yıl önce Türkiye'ye dönen Didem Uzel de eşi ile keyifli bir anısını paylaştı: "Selim ile yeni nişanlanmıştık. Türkiye'ye gelmiştik ailemizi ziyaret etmeye. 1 ay kalıp, dönecektik. Bayram tatilinde Amerika'da olalım dedik. Valizleri hazırladık. Kafam da dağınıktı. Taksideyiz, havaalanına gidiyorduk. Selim 'Pasaportun nerede?' diye sordu. Aklıma geldi, evde masanın üstündeydi! Hemen döndük. Ucu ucuna uçağa yetiştik."
Hikayenin devamını da Uzel şöyle anlattı: "Amerika'daki evimize gittik. 15 gün sonra bayram. Los Angeles'a gideceğiz. Araba kiralayacaktık ve ben kullanacaktım. Selim 'Ehliyetini aldın mı?' dedi. Tabii ki ben unutmuştum. "LA'de arabasız çok zorlanırız, hiçbir şey yapamayız" dedi ve öyle de oldu. Sürekli taksilerde bir yerden diğerine gitmeye çalıştık. Ama yine de çok eğlenceli bir geziydi."