'Ha bugün, ha yarın evlenecekler', "Aa yine mi ertelediler?" derken, bizimkiler iki günde apar topar evlendi!! Güzeller güzeli Tülin Şahin'le (25), iki yıllık nişanlısı Mehmet Özer (36) yani... Neden mi apar topar? Eh iş gücü bekleseler, 2015'de bile evlenemeyeceklerdi de ondan. Malum Tülin Türkiye'nin en çok çalışan mankeni. Mehmet de yoğun adam. Öyle kırk gün kırk gece düğün hazırlıklarına ayıracak zamanları yok!

'AYIN 5'İNDE BOŞ MUSUN?'
31 Ağustos gecesi, Tülin yine yurt dışında, Mehmet İstanbul'da telefonda konuşurken bir anda Mehmet Tülin'e "Ayın beşinde boş musun?" diye sormuş. Tülin ajandasına bakmış ve oleyyy işte düğün günü!!! Aynı gece önce Tülin'den sonra Mehmet'te zırrr telefon "Biz evleniyoruuzzzz, Pazartesi hiçbir yere söz verme!" Söz verirsem namerdim, kambersiz düğün olur mu hiç! Tülin Hülya Avşar'ın elbisesini gelinlik yaptı, Mehmet mekanı ve müzikleri ayarladı. En yakın elli kişi çağrıldı. Düşünsenize, ikilinin aileleri bile düğün günü tanıştı! Hadise Swiss Otel'in, Swiss Chalet bölümüne gerçekleşecek. Her taraf çim, nikah masasının önüne beyaz giydirilmiş sandalyeler dizilmiş, Mehmet "Müzisyenler nerede kaldı?" diye dolanıyor, bir yandan Tülin'le telefonda konuşuyor. Tülin kuaförden bir türlü çıkamamış. Davetliler gelmeye başladı, Tülin hala piyasada yok! "Eh Tülin, eh Tülin" diye söylenirken, gelinliği üstünde, elinde makyaj çantası, tek başına çıktı geldi. "Şimdi bu cidden Hülya Avşar'ın elbisesi mi?"

GELİNLİK HÜLYA'DAN
Valla öyleymiş. Tülin geçen ay, moda çekimi için Helin Avşar'ın Nişantaşı'ndaki mağazasının ikinci el bölümünden, Hülya Avşar'ın daha önce giydiği krem rengi bir elbisesini almış. Çekimler bitmiş, elbiseyi eve getirmiş. Elbiseyi gören nişanlısı Mehmet de "Bu gördüğüm en güzel elbise, mutlaka bir davete giymelisin" demiş Aniden evlenmeye karar verince de, Tülin'in aklına Hülya Avşar'ın elbisesi satın alıp, gelinliğe çevirmek gelmiş. Bunu duyan Hülya Avşar da elbiseyi hediye etmiş. Elbise daraltılmış, kolları kısaltılıp uçlarına dantel eklenmiş, duvak da takınca işte size gelinlik! Konuklar bahçede, ben Tülin'le baş başa Chalet'de tuvalette son hazırlıkları yapıyoruz. Tülin "Karnım ağrıyor, mideme kramplar giriyor", "Annem nerede kaldı?"diye kıvranıyor. Mehmet de 'nikahtan önce gelin görülmez' kuralını hiç iplemiyor. Zırt pırt içerde! "Git" diyorum, dinleyen yok! Tülin: "Şimdi gerçekten biz bu işi becerdik mi yani, yoksa çekim mi?" Mehmet: "Fotoğrafçı nerede kaldı yahu?" Ben: "Allah'ın izniyle 'evet' deyin de..."

DARISI BAŞIMIZA...
Sonunda Hıncal Uluç, Çağla Kubat, Şansal Büyüka, Metin Aşık'ın da aralarında bulunduğu konuklar toplandı, Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk cüppesini giydi, hazır ve Tülin, Mehmet'in kolunda geliyor. Kızlar "Ayyy ne tatlılar, darısı başımıza" diye iç çekiyor. Haydaaa! Acele işe şeytan karışır diye boşuna dememişler. Tülin adımı ayakkabısının altına yazmadı! Yaz-ma-dı!! Ey anneciğim; benden ümidi kes diye boşuna söylemedim. Tülin'in nikah şahidi Acun Ilıcalı, Mehmet'inki Fenerbahçe eski Başkanı Metin Aşık'tı.

AVAZ AVAZ BAĞIRDI
Mikrofon olmadığından Mehmet avaz avaz 'evet' diye bağırmak zorunda kaldı. Nikahtan sonra Tülin ve Mehmet konuklarla, bol bol resim çektirdiler. Anı defterine herkes üç beş cümle yazdı. Kadınların topukları çimlere battığından bol bol takılıp düşenler, ayy imdaat diye çığıranlar oldu. Hıncalım tüm kadınların namına beni "Chalet'ye topuklularla gelinir mi?" diye fırçaladı. Konuklar nefis kanepeler, karidesler, börekler yedi. Pasta beyaz balonlar eşliğinde geldi. Gelin buketini de Metin Aşık'ın kızı Eda yakaladı... 17.30'da başlayan düğün 19.30 gibi bitti. Yeni tanışan ve kaynaşan aileler düğünden sonra yemek yedi. Ertesi sabah Tülin ilk uçakla Antalya'ya , Mehmet de iş yerine toplantıya gitti. Ne derler; onlar erdi muradına biz çıkalım kerevetine...