Kadın üç çocuk annesi. Mutlu bir aile hayatı var. Bir yandan da kariyerinin zirvesinde, uçuyor yani! Gerçekten uçuyor ama... Yağmur Sarıoğlu'ndan söz ediyorum. O bir pilot ve eşi de ünlü bir futbolcu... GS'li eski futbolcu Sabri Sarıoğlu... Biraz farklı bir tanımlama oldu sanırım. Çünkü medyada genel alışkanlık onu GS'li futbolcu Sabri Sarıoğlu'nun eşi Yağmur Sarıoğlu olarak tanımlamaktan yana...
Önce bu söylemi kırarak başlamak istedim yazıya. Yani Sabri'nin eşi Yağmur olarak tanımlanmamalı o. Çünkü bundan çok daha fazlası... Geçtiğimiz günlerde Airbus merkezine giderek A320 kullanma lisansı da alan, gurur duyulması gereken kadınlarımızdan biri. Futbolcu eşinin gölgesinde kalamayacak kadar kıymetli!
KENDİNİ KANITLAMIŞ BİRİ
Üstelik bize yıllar içinde, üç çocuğa annelik, eşlik ve bir yandan da profesyonel uçak pilotluğu yapılabileceğini kanıtlayan biri.
Cem Yılmaz'ın gösterisine gidenler bilir, bir esprisi vardır kadınların tripleriyle ilgili... Orada kadın koca Airbus'ı kullanıyor, 400 kişinin hayatı ona emanet, senin derdine bak" tarzı. İşte o kadın Yağmur Sarıoğlu...
Geçtiğimiz ay da Teknofest'teydi çocuklarıyla, hiç kaçırmazmış. Bu kez yurt dışı seyahatlerini bile iptal etmişler festival için... Milli üretim insansız hava araçlarımız Akıncı ve Kızılelma'yı çocuklarına göstermek için oradaydı...
Geçtiğimiz haftalarda da çocuklarını almış, İstanbul'da toplu taşıma turu yaptırıyordu... Vapur, metro gezdiriyordu onları...
Farklı bir kadın...
Oysa ben ünlü bir futbolcu eşiyim, yan gelir yatarım, yalandan bir de marka kurarım oyalanmış olurum, keyfime bakarım diyebilirdi... Ki diyen çok. Ama o üretim içinde olmak istemiş ve bunun da hakkını veriyor. Helal olsun!
SOSYAL MEDYASI OLMAYAN ERKEK KALDI MI?
Geçtiğimiz hafta iş icabı kadın ağırlıklı bir masadayım. Masamızda iki erkek var. Toplu fotoğraf çekildi, sosyal medyada paylaşacağız haliyle etiketle yapmak gerekiyor. Ama masadaki erkeklerden biri sosyal medyanın sosyal kelebeği, diğeri asosyali çıktı... Şöyle ki Instagram ve diğer mecraları hiç kullanmıyormuş, çok kısa bir dönem açmış hesap, çok gereksiz bulup silmiş!
Büyük şaşkınlık ve tabii hayranlık uyandırdı bu durum! Özellikle masadaki bekar kadınlar bu durumu takdirle karşıladı.
Diğer sosyal kelebek olan beyefendi ise diyor ki "Sosyal medya olmazsa olmaz! Eğer bu mecra olmasa, kiminle nasıl tanışacağım. Hiç uğraşamam geleneksel yöntemlerle!"
Bakar mısınız, eski usul tanışma out oldu bile!
İlişkiler dünyasında sosyal medya kanayan bir yara. Herkese kolay erişim, herkesin sana bir çırpıda temas edebilmesi... Kafaları karıştıran, ilişkide güven sorunu yaratan konuların başında artık.
Geçtiğimiz hafta yazarımız Esra Ezmeci, ilişkiye başlarken sosyal medya anlaşması yapmak gerektiğini bile dile getirdi. Yani durum öyle bir halde ki, evlilik sözleşmesine madde olarak bile girmeye başlamış. Bir avukat yeni evlenecek müvekkilinin, müstakbel kocasıyla imzalayacağı evlilik sözleşmesine, 'sosyal mecralardaki tüm hesaplarının kapatılması, buradan karşı cinsle yapılacak yazışmaların evlilik birliğini sarsacağı ve tazminat gerektireceğini' ekletmiş!
Durum bu halde! Sosyal medya yüzünden boşanmaları duymuştum ama evlilik sözleşmesine madde olarak girmesi beni de şaşırttı.
