Turkuvaz Grubu'na bağlı dergilerden biri olan Forbes ve Praesta Türkiye işbirliği ile bir yıl önce nefis bir program başladı. Yönetim Kurullarında Daha Çok Kadın İçin Şirketlerarası Mentorluk Programı. Aralarında Güler Sabancı, Bülent Eczacıbaşı, Murat Ülker, Suzan Sabancı Dinçer, Agah Uğur, Cem Boyner'in de bulunduğu 40 mentor ve iş dünyasında genel müdürlük ve orta kademe yöneticilik seviyesine ulaşmış 40 menti kadının katılımıyla harika bir iş yürütülüyor.
Hem mentorlar bu işi olabildiğine ciddiye aldı hem de mentiler. Gerçekten de daha çok kadın yönetim kurullarına girsin diye canla başla çalışıyor. Türkiye'nin önde gelen şirketleri, önde gelen isimleri işlerinden güçlerinden vakit ayırıp bu programa katkı yapmaya çalışıyorsa yönetim kurullarında kadın görmemiz yakındır. Size o kadarını söyleyeyim.
Program süresince çeşitli defalar mentorlar ve mentiler buluşuyor ve deneyimler paylaşılıyor. Bir de şirketler arası toplantılar düzenleniyor ki ben bunları da fevkalade önemsiyorum. Şimdiye kadar Borusan Holding, programın da ana sponsoru olan Yıldız Holding, Coca-Cola, Unilever ve Turkcell'de mentilerin katılımıyla toplantılar yapıldı. Son toplantı Avea'daydı ve ben de Avea Genel Müdürü Erkan Akdemir'in ev sahipliğindeki bu toplantıya katıldım.
Toplantıya konuşmacı olarak Erkan Akdemir, Turkven Private Equity Direktörü Sepin Sinanlıoğlu İnceer, birçok farklı sektörde, şirkette yönetim kurulu üyesi olarak görev yapan Avukat Aydoğan Semizer ve programın mentorlarından Hazım Ellialtı katılmıştı.
Bu kez yönetim kurullarının işlevi, yönetim kurulu üyesi seçilmesi süreçleri, yönetim kurullarının işleyişi ve yönetim kurulu üyesinde aranan özellikler masaya yatırıldı.
Moderatör Hande Yaşargil Ateşağaoğlu idi. Aydoğan Semizer toplantıda yönetim kurulu üyesi üst düzey kadın yöneticilere tavsiyelerini sıraladı.
Erkan Akdemir'den öğrendik ki Avea'nın yöneticilerinin yüzde 28'i kadın.

Bu bir lütuf değil!
Aydoğan Semizer'in anlattıkları ilginçti. Kadınlara şöyle dedi: "Bir defa ne olur kadınlar olarak erkeklerin hegemonyasından, kendini beğenmişliğinden kurtulun. Yönetim kurullarında en az bir kadın üye bulunsun deniyor tebliğlerle. Sanki bir lütuf gibi. Son 20 yılda kadınlar kendilerini o kadar geliştirdiler ki bunu daha önce yapmış olsalardı şu anda burada bulunan üç erkek belki işsiz olurdu. Kadınlar bunu becerebildiği için kendi güçleriyle çatır çatır gelip haklarını aldılar. Erkekler mağlubiyetlerini örtmek için bir hak veriyor gibi davranıyor. Şirketlerin vizyona, deneyime ihtiyacı vardır. Kadın olsun ne demek? Lütfedilmiş gibi ama öyle değil.
Çatır çatır geliyorsunuz, gelin."
Forbes Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Burçak Güven'in "Yönetim Kurulları'nda birden fazla kadın olunca bir fark oluyor mu?" sorusu üzerine ise Hazım Ellialtı'nın söyledikleri de ilginçti: "Ben tek bir kadın yönetim kurulu üyesi bulunan Yönetim Kurulları'nda da bulundum, 2 kadın üyesi bulunanlarda da. Kadınların bulunduğu yönetim kurullarında bazı kurallara -örneğin toplantının zamanında bitirilmesi gibi- uygulandığını dikkat edildiğini gördüm.
Yönetim kurulunda iki kadın üye bulununca özellikle uzmanlık alanları birbirine benziyorsa sorunlar çıkabiliyor. Ama iki erkek üyenin tartıştığı kavga ettiği hiç olmuyor mu derseniz, oluyor tabi. Ama bu doğal algılanıyor."
Programın toplantıları devam edecek.
Kısa anektodlar aktardığım bu toplantılarda yönetim kurullarına daha şimdiden çok hazır kadınlar görüyorum. Size o kadarını söyleyeyim.