Yine ekonomik tetikçiler hareketlenmeye başladı.
Bir örnek verelim. Türkiye'nin 5 yıllık CDS'leri 17 Temmuz'dan bu yana %28 düşerek 900 puandan 648 puana düştü. 252 baz puan düşüş var. 900 puan olması zaten gerçeği yansıtmıyordu. Mevcut durum da yansıtmıyor; ama bu hızlı düşüş de dikkat çekici. MB rezervlerinde yükseliş hızlandı.
Bunu böyle salt ekonomik gelişmelerle değerlendirmeyelim. Türkiye'nin tahıl koridorunu açmasıyla, Avrupa'ya enerji yollarını açacak köprü pozisyonunu almasıyla, Rusya'nın Avrupa'ya "Türkiye'nin değerini bilin" mesajını iletmesiyle okuyalım tabloyu. Sonra Türkiye, mavi vatana en son teknoloji gemisini gönderiyor. Akdeniz'de sondaj birilerini ayağa kaldırıyor.
Arkasından da bir bakıyorsunuz takviminde olmayan bir günde kredi derecelendirme kuruluşu Moody's bir anda Türkiye'nin notunu düşürüyor. Artık bu kuruluşların aldığı kararların kredibilitesi de sorgulanıyor orası ayrı. Ama biz yine de hareketlenen tetikçileri radarımızdan uzakta tutmayalım. Yarın Abdülhamid Han keşif müjdesi filan verirse diye şimdiden hazırlıklarına başladılar anlaşılan.
***
HALKA ARZ SAYISI ARTACAK
Dünyada pek çok sıkıntı varken belki gözden kaçıyordur. Borsa İstanbul'da işlem gören şirket sayısı 500'e ulaştı.
Bist 100 endeksi 2900 puanı aşarak her gün rekor kırıyor. Son bir yılda %100 kazandıran Borsa İstanbul, küresel bazda da yılbaşından bu yana en fazla prim yapan borsalardan biri oldu. Beklentileri 3500 puana çıkaran kurumlar da var. Şu dönemde bilanço açıklayan şirketlerin dolar bazında karlılığında muazzam artışlar var.
Bu tablo elbette şirketlerin sermaye piyasalarına ilgisini de arttırıyor. Geçen yıl rekor kıran halka arzlara bu yıl da hız kesmeden devam ediliyor. Önümüzdeki yıl daha fazla halka arza da şahit olabiliriz. Neden mi? Borsa İstanbul yönetimi Türkiye'nin en büyük sanayi şirketlerini, İSO ikinci 500'deki şirketleri tek tek ziyaret edip borsayı anlatıp halka arza davet ediyor.
Bu şirketler belki hızla halka arzı düşünmeyebilirler. Ancak sermaye piyasalarını birinci ağızdan dinlemek mutlaka önümüzdeki dönemde borsayı gündemlerine almalarını sağlayacaktır. Her şeyden öte bilgiyi şirketlerin ayağına götürerek finansal okuryazarlığa büyük bir katkı sağlıyor Borsa yönetimi.
