Önce seyirciye soralım. Ya kardeşim öyle veya böyle, senin takımının şampiyonluk iddiası var. Doldurun bu tribünleri. Takım iyiyken herkes destekler. Takım sallanırken destek vermek önemli... Galatasaray için ilk maçı Ankaragücü ile oynamak çok büyük şanstı. Bunu da iyi kullandı sarı-kırmızılılar. 'Ankaragücü nasıldı?' derseniz. İkinci ligden çıktılar ama sonrasında maalesef yanlış işler yaptılar.
Galatasaray golcü arıyor, haklı da olabilirler. Ama golcüden daha önemli, takım oyunu oynamak lazım. Golcün olabilir, takım oyunu oynamazsan golcün ne yapsın! Sarı-kırmızılılar devre arasını fena geçirmemiş. İkili mücadelelerde iyiler, yardımlaşmaları iyi. Ama Ankaragücü'nü bu kadar zayıf ve aciz görünce gol pozisyonlarında bencil davrandılar. Ama şunu unutmayacaksın; yakalamışken ne var ne yok gollerini atacaksın. Yarın sana averaj lazım olacak.
Takım olarak yardımlaşınca, Onyekuru da sahneye etkili çıktı. Her şeyiyle 'ben futbolcuyum' diyor. Şampiyonluğa oynayan takımlarda hücumda sıkışırsan özellikle içerdeki maçlarda kapıyı kıracak adam lazım. Yüklenmekle atamazsın. Galatasaray'da öyle bir adam yok. Hava topuna çıkacak ve arkadaşlarına sektirecek.
Ocak ayının yarısı olmasına rağmen stadın zemini bayağı iyiydi. Galatasaray'da da top tekniği yüksek oyuncular var. Zemin iyi oldu mu, haliyle Galatasaray lehine dönüyor oyun. Sarı-kırmızılılar için güzel bir idman maçı oldu. Böyle kolay bir maçta maalesef 3-4 tane pozisyon var ki, üst düzey maç yönetecek bir hakeme yakışmadı.