Bayern Münih çok iyi yönetilen, ekonomisi çok güçlü ve bu güne kadar sayısız başarılara imza atmış bir kulüp. Beckenbauer'dan sonra yıldız futbolcuları ve futbol aşkları tükenmeyen Rummenige ve Höenes, kulübü planlı programlı bir şekilde yönetiyorlar. 3 sene önce Şampiyonlar Ligi finali İnter'e kaybedilmişti. Geçen sene Bundesliga şampiyonluğu Dortmund'a kaptırıldıktan sonra çok inandıkları kendi sahalarındaki Şampiyonlar Ligi finalini de kaybettiler. Bu şoklar onları öylesine hırslandırmış ve bütünleştirmiş ki geçtiğimiz sezona 3 kulvarda da damga vurdular. Hem de Bundesliga'da rekor puan farkıyla. Bu arada dünyanın en iyi takımı Barcelona'ya 2 maçta hiç yemeden 7 gol atmaları da bu seneki inanılmaz performanslarının bir önemli göstergesi dahadır.
Wembley'deki finalde ilk 20 dakika hariç kontrol Bayern Münih'teydi. Son 20 dakikada ise yoğun baskıyla pozisyon zenginliği sergilediler ve de golü buldular. Dortmund da çok iyi bir takım. Ama rakiplerinin kadrosu çok daha deneyimli ve kaliteli isimlerden oluşuyor. Bu maçta kafama takılan soru. Çok takdir ettiğim Dortmund'un teknik direktörü Klopp'un son bölümde işler gittikçe kötüye giderken hiçbir oyuncu değişikliğine gitmeyişiydi. Kaliteli futbola sahne olan finalin bir diğer ders niteliğinde olan tarafı da seyircilerin centilmenliği idi. Futbolun çok keyifli bir oyun olduğunu, işe bu taraftan bakılması gerektiğinin dersini verdiler. Yıldız futbolcuları fizik açıdan güçlü oldukları zaman seyretmeye doyum olmuyor. İşte Messi, Robben, Ronaldo ve diğer benzer örnekleri gibi...

ROBBEN DAMGA VURDU
Robben, İnter'e kaybedilen finalde tek başına mükemmel bir futbol oynamıştı. Maçı yöneten İngiliz hakem Webb de öylesine etkilenmişti. Bitiş düdüğünü çaldıktan sonra hemen koşup Robben'i kutladı ve teselli etti. Geçen sene kaybedilen finalde uzatma bölümünde kaçırdığı penaltı Robben için dramatik olmuştu. Son finalde de çok iyi oynadı, ilk yarıda 2 net gol kaçırdı, ama bir mükemmel asist ve bir de mükemmel golle maça damgasını vurdu.
Wembley'den bir gün sonra dünyanın en gergin derbilerinden biri olan Roma-Lazio kupa finali için Roma'ya gittim. Yazmayla anlatamayacağım şekilde inanılmaz güvenlik tedbirleri alınmıştı. Her bilette gidenin ismi yazılıydı. 2 kere kimlik kontrolü yapıldı. Maçta doğal olarak tribünler ve saha içi çok gergindi. Baştan sona iyi oynayan Lazio haklı bir galibiyet aldı. Olağanüstü tedbirlerle tek olay çıkmadı.
Futbolda şiddetin tavan yaptığı bizde de benzer şeyleri yapmamız gerekiyor. Son canlı örnek çok korkulan F.Bahçe-Trabzonspor kupa finaliydi. Alınan olağanüstü önlemlerle ciddi bir sıkıntı yaşanmadı. Bir de bu önlemlere olay çıkartanların yanına kar kalmayacak cezai yaptırımları uygulayabilirsek futbolda şiddeti mümkün olduğunca geriye çekebiliriz.