Bu ülke tribünlerinin gelmiş geçmiş en ayıp, en utanmaz tezahüratıydı, "Ahmet Dursun!.. Seba gitsin!.."
Beşiktaş camiasının yakından tanıdığı bazı isimler, kendilerine yol açmak için, Süleyman Seba'yı devirmeye çalışıyorlar ve paralı askerlerini, maçlarda böyle bağırtıyorlardı.
Ne oldu?.
Ahmet Dursun'u hatırlayan var mı bugün.. Süleyman Seba ise, Türk sporunun ölmezleri arasına karıştı. Adı geride bıraktığımız futbol sezonuna verildi.
Ya bu rezil sloganı bağırtanlar?.
Bu satırları okuyorlarsa, yüzleri kızarıyordur, belki..
Galatasaray'ın yeni Başkanı Dursun Özbek'le ilgili kafamdaki soruları yazmak için bilgi sayarın başına oturduğumda, aklıma bu slogan geldi işte.. Başlığı ordan çıkardım.
Dün yazdım.. Sevgili Ağabeyim Öcal, üç gün için geldiği İstanbul'da üç "Güvenilir" Galatasaray muhabiri ile konuşup derlediği bilgilerden bir Dursun Özbek profili çıkarmıştı.
Diyordu ki..
"- Dursun Özbek kimsenin adamı değildir. Ne İnan Kıraç'ın, ne Ünal Aysal'ın.."
O zaman, o üç güvenilir muhabirin ve ağabeyimin, bana seçim kongresinde verilen oyları bir izah etmesi gerek.
Ünal Aysal, Galatasaray'ı maddi, sportif bataklığa saplayıp kaçtığında, Galatasaray'ın çok önemli bir seçim yapması gerekiyordu. Gelmiş geçmiş Galatasaray Başkanlarının en başarılısı, bugünkü Galatasaray'ın kurucusu Alp Yalman, yıllar evvel çekildiği inzivadan, tatil yaşamından İstanbul'a döndü ve "Galatasaray sahipsiz kalmaz merak etmeyin" dedi. Alp, tam da aranan adamdı.
Kongre ne yaptı?.
O en krizli, en kritik durumda, Alp'i değil, hayatında bir gün bile kulüpte yöneticilik yapmamış, aslında yapmaya da niyeti olmayan, ama sırf Alp seçilmesin diye, başvuru süresinin kapanmasına iki saat kala, "Başkan adı yeri" boş, geri kalan tüm imzaları tamam bir listeyi alıp, Divan Başkanının kapısını çalan Duygun Yarsuvat'a oy verdi.
Çünkü Kongre'nin Liseci dazlakları için kulüp değildi önemli olan, İnan Ağabeyleri idi.
İnan, hazırladığı listedeki boş yere Cemal Özgörkey adını yazdırmayı başaramayınca, son anda Duygun Hoca'yı ikna etmişti.
Bunları o üç "Güvenilir muhabir" bilmez mi?.
Şimdi o kongre, gene çok kritik bu seçimde, Galatasaray Kulübü tarihinde adları yazılı iki deneyimli idareci, Turgay Kıran ve Prof. Ahmet Özdoğan'a karşı, adı sanı hiç duyulmadık, kulüpte yöneticilik yapmış liselilerin bile adını ilk defa duydukları Dursun Özbek'i oyladı.
Ve o sokakta görse kimsenin tanımayacağı Dursun Özbek, Kongrede, iki eski, tanınmış ve deneyimli adayın toplam oylarının üç mislini alarak başkan seçildi.
Kongre nerdeyse blok halinde kimsenin tanımadığı bir adaya, böylesi kritik bir dönemde oy yağdırdı.
Soruyorum o güvenilir muhabirlere.. "Niçin?."
Dursun Özbek kimsenin adamı değilse, bu oy yığılmasını nasıl sağlamıştır, biri izah etsin!.
"- Mehmet Koçaslan'ı Galatasaray Adasından Dursun Özbek atacaktır."
Bakın bunu gerçekten yaparsa, gider elini sıkar, özür dilerim.. Ama şimdi soruyorum.
Bay Özbek, niçin Galatasaray Yönetim'deki görev ayları, seçimi öncesi ve seçildikten bugüne, "Ada" lafını ağzına almamış, telaffuz dahi etmemiştir?.
"- Kriz yönetimini iyi biliyor..
Sorunları öne çıkmadan çözüyor."
Kriz yönetimini mi, yoksa, tezgah kurmayı mı iyi biliyor, onu soruyorum şimdi.
Kriz yönetimini iyi biliyorsa, Bursa'da Galatasaray Kupa Finali oynarken, Lig Şampiyonluğunda baş rol oynayan Ali Dürüst ve Abdürrahim Albayrak nerdeydi?.
Diyelim ki, Dördüncü Yıldız Şölen Gecesinde "Başkan dahil" hiç bir yönetici podyuma çıkmayacak, tezgah değil, samimi idi.. Bu karara rağmen, Özbek emrivakilerle podyuma çıkarılmıştı.. Kriz yönetimini bilen bir başkan, daha o gece "Biz mesajı aldık" deyip, Futbol A.Ş.'den istifa eden Dürüst ve Albayrak'ı ikna edemez, ikisini de alıp yanında Bursa'ya götürmez miydi?. Tam tersini yaptı.
İkilinin ve onlara destek için istifa eden Hamdi Yasaman'ın yerlerine hemen yeni atamalar yaparak, krizi büyüttü, son anlaşma ve barışma umutlarını da sildi. Bursa'ya tek başına gitti. Şeref tribününde tek başına kuruldu. Kupayı tek başına aldı.
Dursun, alt kademelerde iken, İnan Kıraç taktikleri ile yıpranmasın diye mi ön plana çıkmamıştı?. Aylar boyu saklanan Dursun, iki kupa alınırken, en önde, en başta görüntülere niye girmişti?.
Şimdi biri bana anlatsın bakalım tüm sorularımı yanıtlayarak..
Dursun Özbek kimdir?.