- Niçin konserler için tarihi yarımadayı seçtiniz?
- Bu festival için en uygun coğrafya, tarihi yarımada diye düşündüm. Topkapı Sarayı'nın büyülü bir atmosferi var. Üç konser yapacağız orada. Ahmad Jamal Quartet, Abdullah Ibrahim Trio, Kudsi Erguner'in konserleri Topkapı Sarayı'nda olacak. Diğerleri Arkeoloji Müzesi'nin bahçesinde düzenlenecek. Hepsi açık hava konseri. Hep şöyle bakılırdı; 'Ramazan'da konser yapılmaz, asla olmaz.' Bunu söyleyen bir çok organizatör arkadaşım vardır. Niçin olmasın ki? New York Times'dan bile ilgi gördü: Tüm Müslüman ülkelerden e-mailler alıyoruz. Endonezya'dan, Mısır'dan, Tunus'tan... 'Gelecek sene biz de yapalım bu festivali,' diyorlar... Bulgaristan'dan bile arayan oldu. İngiltere'den konsere gelmek için arayanlar var. Bu seçkiyi yaparken çok dikkatli oldum. Bu isimlerle, bu festival, dünyanın her yerinde iyi bir caz festivali kategorisinde yer alır. Çok enteresan, dünyanın en büyük caz piyanistleri hep Müslüman. Buna dikkat çekmek istedim.
- Bir organizatör olarak risk alarak yaptığınız işin getirisi ne kadar tatminkâr?
- Çok keyif alarak yapıyorum. Kendi dışımda bir sebebi yok. Başka bir iş bilmiyorum çünkü. 25 yıldır sadece konser organize ederek yaşıyorum. Bir de bu işi yapan çok fazla kimse yok. Bunun avantajını kullanıyorum. Aslında zor bir iş. Çünkü bilet satışı ile konser düzenliyorum. Bilet satacağız, sanatçının parasını ödeyeceğiz. Ama bir yandan da para da kazanmanız lazım, bu açılardan bazı güçlükleri var.
-
Önce iftar sonra konser mi olacak?
- Armada Oteli bize sponsor oldu. Konsere gelenler orucunu evinde açsa konsere yetişemez, o nedenle onları da düşünerek kapıları iftardan 15-20 dakika önce açacağız.
- Önce iftar sonra caz mı?
- Önce iftar sonra caz diye tanımlarsak, yanlış anlaşılabiliriz. Sanki böyle iftar masaları kurmuşuz gibi. Öyle değil. İçeride alışveriş edebilecekleri bir büfe olacak. Konser süresince hizmet verecek. - Gerçekleştirmek istediğiniz diğer hayaliniz nedir? - Bir Beethoven festivali yapmayı düşünüyorum, Dede Efendi ile birlikte.