Bir
operada, yakın zaman önce aşırı dozdan ölmüş bir porno yıldızının hayatının anlatıldığına kolay kolay şahit olmazsınız. Ya da özellikle
Avatar'la büyük sükse yapan 3D (üç boyut) teknolojisinin bir opera eserine uygulandığını görmeniz de hayli düşük ihtimal. Ama İngiltere Kraliyet Operası deney yapmayı seven bir kurum. Puccini'nin, Verdi'nin, Çaykovski'nin eserlerine sayısız kez yer veren opera, geçtiğimiz şubat ayında ilginç bir girişimde bulunarak 2007'de ölen porno yıldızı Anna Nicole Smith'in hayatını konu alan bir operayı sahnelemişti. Bu kadar uç örnekler her zaman olmasa da, elbette modern hikayeler de opera için uyarlanıyor. Hatta bize daha yakın bir örnek: Geçtiğimiz sene Uluslararası İstanbul Opera Festivali'nde, Fatih Akın'ın Altın Ayı alan filmi
Duvara Karşı'nın operası da yer almıştı. Ama bir operayı üç boyutlu izlemek daha önce söz konusu olmamıştı. İngiltere Kraliyet Operası onun da üstesinden gelerek, resmen dünyanın ilk üç boyutlu operasını beğenimize geçen ay sundu: Bizet'nin
Carmen'i.
EN POPÜLER ESERLERDEN
Carmen, operaların en bilindik olanlarından. Popüler müzik tarihiyle kıyaslarsak Michael Jackson'ın
Thriller'ına falan denk geliyor. Operayla içli dışlı olanların genelde sevdikleri, pek alakası olmayanlarınsa kolaylıkla içine girebileceği türden bir eser. Öyle ki, adını hiç duymamış olsanız bile, müziğini duyduğunuzda kulağınıza çok yüksek ihtimalle tanıdık gelecektir. Hikayeyse yabancılık çekmeyeceğiniz, zamansız duyguların etrafında şekilleniyor: Şehvet, kıskançlık ve öfke. Francesca Zambello'nun sahneye koyduğu, Contantinos Carydis'in orkestra şefliğini yaptığı Bizet'nin bu klasik eseri için RealD şirketi ile ortaklık yapılmış ve opera, ileri teknolojinin nimetlerinden yararlanılarak üç boyutlu hale getirilmiş. "Getirilmiş de, bize faydası ne?" derseniz, hemen konuya geliyorum. Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü'nün katkısıyla dünyanın bu ilk üç boyutlu operası nisan ayında Adana'dan İstanbul'a sekiz şehirde, Cinebonus'lardaki özel gösterimlerde izlenebilecek. Elbette her şeyi yerinde görmek gerekir. Bir sinema salonunda perdeden opera izlemekle, mesela yazları
Saraydan Kız Kaçırma'yı Yıldız Sarayı'nda canlı izleyebiliyor oluşumuzun keyfi eş tutulamaz. Ama burada oldukça farklı bir deneyim söz konusu. Bir kere, İngiltere Kraliyet Operası Londra'da, Covent Garden'da... Eğer sıklıkla yolunuz düşmüyorsa -ki birçoğumuz için bu zayıf bir ihtimalve bir opera hayranı değilseniz Bizet'nin bu eserinin orada sahneleşini görmeniz pek mümkün değil. Bu üç boyutlu deneyim, sizi daha kapının dışından alarak, seyircilerin, orkestranın, kuliste hazırlık yapanların arasında dolaştırıyor ve orada olmaya en yakın şeyi, bazen de fazlasını sunuyor. Sahnede normal koşullarda görme şansınızın olmadığı ince detayları görebilmenize sebep oluyor. Elbette
Avatar'daki gibi, görsel efektlerle süslenmiş, üstünüze doğru gelen, adrenalin yükseltici oklar, toplar yok bu üç boyutta. Hatta bazen üç boyutlu bir opera izlediğinizi dahi unutuyorsunuz. Ama İngiltere Kraliyet Operası üç saat boyunca, sıkılmadan, büyük bir keyifle seyredeceğiniz, dijital çağ ile sanatı bir de operada buluşturan bir ilki yaratmış.
Carmen'in hayranı olsanız da, hayatınızda hiç opera izlememiş olsanız da fark etmez, fırsatınız varsa gidip bu deneyimi yaşayın. Pişman olmazsınız. Detaylı bilgi için; www.cinebonus.com.tr