Gürbey İleri (23) ve Ozan Osmanpaşaoğlu (28), iki genç ve yetenekli oyuncu. Onlar, Kalbim Seni Seçti dizisinin düşman kardeşleri. Kaan (Gürbey İleri) ve Emir (Ozan Osmanpaşaoğlu), aynı üniversitede okuyan, aynı kıza âşık olan ve sürekli kavga eden iki kardeştir. Ancak kardeş olduklarını bilmezler... Oysa gündelik hayatta Kaan ve Emir gayet iyi anlaşan iki rol arkadaşı. İkisinin ortak özelliği ise sporcu geçmişleri ve gitar çalmaları... Onlarla Caddebostan sahilinde buluşup konuştuk. Ve dizide oynadıkları karakterlerin yerinde olsalar neler yapacaklarını öğrendik.
- Dizide kavgalısınız. Gündelik hayatta anlaşıyor musunuz?
- Ozan Osmanpaşaoğlu: Çekimlerden pek vakit kalmıyor, dışarıda insanlarla görüşmeye ama bizim kafalarımız uydu, yani arkadaşız.
- Rollerinizi nasıl değerlendiriyorsunuz?
- Gürbey İleri: Kaan babasız büyümüş; onun getirdiği bir asilik, hırçınlık var. Çünkü sorularının cevaplarını bulamıyor. Ama özünde iyi ve duygusal bir çocuk. Annesine çok bağlı ama babasının kim olduğunu söylemediği için bir kırgınlık duyuyor ona. Zengin ama züppe değil mesela. Her şey elinin altında olmasına rağmen o kadar havalı bir tip değil. Bir kızı çok seviyor. Derin, onu hayatta rahatlatan tek varlık. Meraklı ve dobra bir çocuk.
- Siz de sahiplenmişsiniz karakteri anladığım kadarıyla...
- G.İ: Valla iyi oturdu. Benzer yönlerimiz de var aslında. Ben de biraz asi bir çocuğum. Ben de merak ettiğim soruların yanıtlarını öğrenmek için çok uğraşırım. Ben de biraz duygusalım.
- Peki ya Emir?
- O.O: Emir karakteri, altyapısız bir uygulama değil benim için. Çünkü ben de onun gibi Anadolu'dan İstanbul'a geldim. Bu çocuk Muğla'da, mutlu bir aileyle sakin bir hayat yaşamış. İstanbul'a geliyor ve o kadar saf ki... Ben de İstanbul'a ilk gelişimi hatırlıyorum, karşıma çıkan ilk kızdan hoşlanabilirdim mesela. 18 yaşımdaydım. O kadar saf geliyorsun ki İstanbul'a. Bu çocuk da gelir gelmez Derin'i görüyor. İlk görüşte âşık oluyor.
- Dizinin başında Kaan'la Derin'in aslında pek bir problemi yoktu. Emir'i çok gururlu bir çocuk olarak gördüğümüz halde bir türlü vazgeçemiyor kızdan...
- O.O: Bir yandan geri durmaya çalışıyor ama... Ben onu şöyle dengeledim: Emir'in çok dışavurumcu olmasını istemedim, aşkını biraz içinde yaşasın istedim. Bazı yorumlar var, duyuyorum, 'Adamın sevgilisine yazıyor,' diye. Ben de bazen haklı buluyorum. Ben olsam öyle bir şey yapmazdım. Ama o çocuk, bir üst derecede bir aşk yaşıyor. Saflığın getirdiği bir aşk. Hakim olamıyor kendine.
- Siz böyle bir durumda olsaydınız ne yapardınız?
- G.İ: Abim olduğunu biliyorsam ve kız da abimden hoşlanıyorsa, üzülerek de olsa bırakmak zorunda kalırım. Başka çare yok.
- Ama Kaan'ın sevgilisiydi kız sonuçta...
- G.İ: Ama biri de kardeşin. Çok üzülerek de olsa bırakırsın. Her zaman bir kırgınlık olur tabii. Kız beni seviyorsa, o zaman zaten bırakmam. Kız da beni sevmiyorsa, ne yapacağım?
- O.O: Ben en baştan, başka biriyle olduğunu gördüğüm anda ilgilenmezdim.
- Bu kadar yoğun bir biçimde düşmanlık yaşayan iki kişi, kardeş olduklarını öğrendikten sonra bu durumu aşabilirler mi sizce?
- O.O: Bence Emir düşmanlığı çok abartmadı Kaan'la. Ama Kaan'ın ona düşman olması daha doğal. Ben bir yandan Kaan'ı haklı bulabilirim yani.
- Siz Kaan'ın yerinde olsanız affedebilir miydiniz peki?
- G.İ: Çok zor olurdu. Ama abimi seçerdim. Kız benim için biterdi tabii. Büyük kırgınlık olurdu.
İLK GÖRÜŞTE AŞKA İNANMAM
- Siz hiç buna benzer bir durumda kaldınız mı? Mesela sevgilisi olan bir kızdan hoşlandınız mı hiç? Ya da bir arkadaşınız, sizin beraber olduğunuz kızdan hoşlandı mı?
- O.O: O tarz şeyler olabiliyor. Hissettiğim oldu benim ve hemen önlemini aldım. Ama ben hiçbir zaman başkasıyla birlikte olan biriyle ilgilenmem. Bu benimle ilgili ama. İlk görüşte aşk filan zor yani bence, zaman isteyen bir şey o.
- G.İ: Ya da hoşlansan bile ilk gördüğünde, sevgilisi varsa kafandan atarsın.
- O.O: Bir de İstanbul'da yaşıyoruz biz. Şu çok acı ama gerçek: Çok fazla alternatif var. Ve insanlar bunu bilerek yaşıyor. 'Onu beğenmedim, başkasını beğenirim,' diyebiliyor. Anadolu'da aşk da daha farklı. Daha saf ve sade her şey.
- Sevgiliniz var mı?
- O.O: Benim var.
- G.İ: Benim şu an yok.