TÜRK BİLİM ADAMLARI: GÖREV İHMALİ OLABİLİR
İtalya'da 7 deprem uzmanın 6'şar yıl hapse mahkûm edilmesi, Türk deprem uzmanları arasında tartışma yarattı. "Depremi önceden bilmek mümkün değil" diyen Türk uzmanlar "Anormal aktiviteler iyi değerlendirilmeli, ceza görev ihmaline verilmiş olabilir" diyor.
Prof. Dr.Naci Görür (İTÜ Maden Fak. Jeoloji Böl.): Bu mahkemedeki suçlamanın ayrıntılarını bilmiyorum ancak depremi niye bilemediniz, halkı uyarmadınız şeklinde bir suçlama, yargının yer bilimleri hakkında en ufak bir bilgisinin olmadığını gösterir. Eğer, sözgelimi olan depremlerde görevli mekanizmalar bilgilenmeli ve harekete geçirilmeli denmişse ve bu insanlar da bunu yerine getirmemişse bu başka bir suçtur. Böyle bir suçtan, görevi yerine getirme nedeniyle yargılanma anlaşılabilir ama depremi bilemedikleri için ceza alıyorlarsa bu bir cehalettir.
Prof. Dr. Ahmet Ercan (Jeofizik Mühendisi): İnanılır gibi bir karar değil. Bu kararı şiddetle kınıyorum çünkü deprem bir pozitif bilim değildir. Matematik, fizik gibi bir olay değildir. Yani 10 kilometre derinlikte dünyanın neresinde ne olacağını başka bir bilimci bilebilsin bakalım. Bunu bilemediler diye bir insan 6 yıl mahkûm edilemez.
FAY HATTI GEÇİYOR
Prof. Dr.Şener Üşümezsoy (İÜ Jeoloji Mühen.): Bahsedilen deprem kuşağı çok belirgin bir fay hattı. O fay hattında aktiviteleri ciddiye almadıkları için ceza almışlar. Ancak tersi durumda da herkes deprem olacak diye paniğe kapılabiliyor. Yunanistan'da da büyük deprem olacak diye açıklama yapanlara deprem olmayınca da karşı dava açılmıştı. Ceza alan bu 7 uzman herhangi bir üniversitenin değil o bölgedeki sismolojinin sorumluluğunu üstlenmiş ve hukuksal olarak en küçük aktiviteyi önemseyip bildirmekten sorumlu olan kişidir. Sanıyorum bu cezayı da o görevini yerine getirmediği için aldı.
Prof. Dr. Şükrü Ersoy (Yıldız Teknik Üniv. Doğa Bilimleri Araştırma Merkezi Başkanı): Her depremde gerekli açıklamayı, o ülkenin depremle ilgili kurumu yapar. Sanıyorum bu uzmanlar bu konuda görevli olan, açıklamayı yapmakla sorumlu, karar verme sorumluluğu olan kişiler. Okuduğum kadarıyla bu uzmanlar sismik bazı hareketleri görmezden gelip durumun normal olduğunu açıklamışlar. Anormallikleri göz ardı etmek söz konusu burada ve bu da bir ihmal doğuruyor. Çünkü bir büyük depremin olup olmayacağını kimse söyleyemez. Ama normal demek de bir yorumdur. Eğer anormal aktiviteler varsa bu yorum yapılmamalıdır.
UYGUN SEBEP TEORİSİ
Doç. Dr. Ümit Kocasakal (GSÜ Ceza ve Ceza Usul Hukuku Ana Bilim Dalı Başkanı ve İstanbul Barosu Başkanı): Hukuktaki nedensellik bağı, uygun sebep teorisine bağlıdır. Mesela biri trene binerken ona çarptınız ve düşüp treni kaçırdı. Bir sonraki trene bindi fakat tren kaza yaptı ve o kişi öldü. Şimdi siz suçlu musunuz? Baktığınızda o trene binmesine siz sebep oldunuz. Yani meydana gelen sonuçla bir kişinin ihmali hareketi arasında bir uygun nedensellik bağı bulunması lazım. Bu açıdan bakıldığında depremin tahmin edilirliği henüz daha tüm dünyada kesin ve net değil. Ben doğrudan doğruya böyle bir nedensellik bağı içerdiğini düşünmüyorum. Ancak hiçbir şüpheye yer vermeyecek şekilde öncü depremlerin bir büyük depreme işaret ettiği kanıtlandığı halde kamu görevlisi bu durumu bildirmiyorsa, görevi ihmal suçu dışında belki taksirle ölüme sebebiyet olarak düşünülebilir.