Aynı zamanda Atadost Yayınları'nın da sahibi olan Tufan Atakişi, 2005 yılında, ilk kitabı
İzmirlilerle Paylaştıklarım'ı çıkardığında, kelimesi kelimesine olmasa da, şöyle yazdığımı hatırlıyorum: "Dilimizde 'Terzi kendi söküğünü dikemez' diye bir söz vardır. Sanki Tufan Atakişi için söylenmiş. Atadost Yayınları bugüne kadar onlarca kitap bastı. Ancak
Terzi (Atakişi) kendi söküğünü bir türlü dikememişti. Şimdi o da oldu ve nihayet terzi kendi söküğünü dikti. Atakişi ilk kitabı İzmirlilerle Paylaştıklarım'ı ellerimize teslim etti. Yalnız şunu hemen belirteyim ki, onda bu potansiyel olduktan sonra, gerisi hızla gelecektir. Göreceksiniz." Sevgili Atakişi beni yanıltmadı çıkarmadı. Bu benim öngörümün gücünden değil, ondaki potansiyelden kaynaklanan bir gelişmeydi kesinlikle. Şimdilerde, sadece kendi söküğünü değil, çok güzel "
takım elbiseler" dikiyor artık. Yaklaşık 8 yılda sayısı 7'yi bulan kitaplarının sonuncusu: Kralın İzmir Günleri... Sadece İzmir tarihinin bir kesitini değil, dünya tarihinin seyrini değiştiren olaylar dizisinin kahramanlarından, siyasi yaşamına mağrur başlayan, sürgündeki bir otel odasında tek başına, kimsesiz ölen
Yunan Kralı 1. Kostantin'in ibretlik yaşam öyküsünün İzmir kesitini belgesel tadında sunan araştırma kitabı
Kralın İzmir Günleri. Özellikle meraklıları başta olmak üzere, İzmirliler tarafından okunması gereken, gerçekten
çok büyük emekler harcanarak yazılmış bir kitap. Her üçü için de teşekkürler sevgili Atakişi...
