-
Saatlerini müzikle ve beste yaparak geçiren yaratıcı bir erkekle birlikteliğin zor tarafları var mı?
- A.Ö.K: Derya'nın başta özgür ruh halleri, 'Gideceğim, kaçacağım,' diyen zamanları oldu. 'Git,' diyorsun, üç gün sonra geri geliyor. Beni gerçekten seviyor mu, diye anlamaya çalışıyordum. Yoksa, 'Bu da dursun, öbürü de olsun' gibi bir durum mu vardı? 'Böyle bir hayatın içerisinde ben var olamam. Canım acıyor, kalbim kırılıyor, dolayısı ile galiba ABD turne dönüşüydü. Terk etmek üzereydim. 'Böyle var olamam,' dedim. İki seneyi devirmiştik o zaman.
- D.K: Tarihi unutmuyorum. 2006 Ekimi!
- A.Ö.K: Derya herkesin vakit geçirmek isteyeceği birisi. Neden kendini birisiyle kısıtlasın diye kafasında kuruyordur. Genelde para sahibi ve mevki sahibi erkeklerde de böyle bir şey vardır. 'Hepsi benim olabilecekken neden bir tanesi benim olsun?' Derya baktı baktı, 'Bundan iyisi yok,' dedi herhalde!
- D.K: Ayşe benden daha olgun! Böyle bir durum var.
- A.Ö.K: Yılbaşı gecesi yemekte Nuri Bilge Ceylan da vardı yanımızda. Annemlere daha yeni söylemişiz. Kalp çarpıntıları geçiriyorum, Derya'yı kabul edecekler mi, etmeyecekler mi? Nuri Bilge, Derya'ya baktı ve bana dedi ki: 'Ya boş ver yaş farkını falan. Sen ondan daha büyüksün. Hepsi yoluna girecek!' Ve dediği gibi de oldu.
- Derya Köroğlu'nun sizi zorlayan tarafı nedir?
- A.Ö.K: Derya yalnızlığı sever. Onu aslında birazcık kendisi ile baş başa bırakmak gerekiyor. Fazla konuşmaz, kara delik gibidir.
-
D.K: Dalgınlık halim vardır. Kavanoz dipli dünya, o yüzden bazen böyle çekip gitmek hali oluyor ama bu terk etmek anlamına gelmiyor.
- A.Ö.K: Derya sorduğunuz bir soruya beş gün sonra cevap verebilir. Bir de sözlük merakı var. Bir şey söylersin, 'Hayır onu yanlış söyledin,' diye sözlükler karıştırır. Evde bir sürü Türk Dil Kurumu sözlüğümüz var..
- D.K: Dizi izliyoruz. Mesela, 'Göz var, nizam var,' dedi bir oyuncu. 'Hayır, öyle değil, göz var izan var doğrusu.' Nizam düzen demek. İzan ise akıl demek. Yozlaşma her tarafta yani.