İtiraf edin, hamile kaldığınızı öğrendiğinizde kafanızı kurcalayan ilk soru "Kız mı, erkek mi?" sorusu olur. Kimimiz dilli, becerikli şirin bir kız çocuğu hayali kurarız, kimimiz haylaz ama duygusal bir erkek çocuğu.... Kimimiz de "Fark etmez," deriz ama fark eder. Çevremizde aynı yaşlarda çocuklara sahip anne ve babalar oğullarıyla arkadaşlarının kızlarını ya da kızlarıyla komşunun oğlunu kıyaslamaya başlar. Kızı sahibi olanlar, "Kesinlikle kızlar daha akıllı," diye başlarlar söze. Erkek ebeveynleri ise 'aslan' gibi güçlü bir oğulları olduğu için gururludur. Biz her ne kadar bunları görmezden gelsek de cinsiyet kimliğin güçlü bir parçası olduğu için çocukların da cinsiyetlerinin farkında olmaları önemli. Ancak yaşı geldiğinde... Genelde anne babalar çocuklarının cinsiyetinden "Aferin oğluma," ya da "Oğlumun uykusu gelmiş," şeklinde bahsetme eğiliminde olmasına rağmen, 15 veya 16 aylık bir çocuk bunu en fazla kendisini çağrıştıran bir kelime olarak anlar. Yani minik oğlunuz bu dönemde henüz kendisinin bir erkek, yan komşunun bebeğininse bir kız olduğunu tam anlayamaz. Önümüzdeki birkaç ay içinde kendisinin ve arkadaşlarının cinsiyetinin farkına varsa bile, bazı oyuncakları, kıyafetleri, renkleri ve 'erkeklere göre olmayan' oyunları reddetmesini sağlayan güçlü toplumsal cinsiyet kimliğini fark etmesi birkaç yıl alabilir. Pek çok anne baba "Erkekler ağlamaz," "Kızlar elindekileri atmaz," "Erkekler sıcak değildir," veya "Kızlar güçlü değildir," gibi olumsuz kalıplaşmış rol örnekleri oluşturmaktan kaçınır.
ERKEK PEMBE GİYER Mİ?
Ama toplumsal cinsiyet farklarını tanımlarken bunların ne anlama geldiğini anlamadan çok zeki yaklaşımlarda bulunabildiğimiz için, doğa-çevre dengesini ayarlamak bazen zor olabilir. Örneğin itiş kakışlı sert bir oyun oynarken saldırganlaşan bir erkek çocuğuna verilen tepki aynı şeyi yapan bir kız çocuğuna verilenden farklıdır. İki yaşına girdiklerinde erkekler ve kızlar genellikle cinsiyetlerine uygun kıyafetlere ilişkin toplum kurallarına aldırmazlar ve her iki cins de 'büyüklerin' kıyafetlerini giymekten memnun olabilir. Bu yüzden eğer oğlunuz elbise giymek isterse endişelenmeyin ama ona elbise de giydirmeyin. Babalar genelde kızlarıyla nazikçe konuşup, oğullarıyla gürültülü ve sert bir şekilde oynamaya meyillidir. Çocuğunuza cinsiyet ayrımı yapmadan davranmaya çalıştığınızda bile, çoğu insan kızına mavi renk giydirmek konusunda rahatken, siz oğlunuza pembe kıyafet giydirmeye kalktığınızda size garip gelir. Oysa bir erkek çocuğu da pekâlâ pembe giyebilir!