Son yılların yükselen trendi yemek... Gurme seyahatlere çıkmak, kaz ciğerinden trüf mantarına 'özel' yiyecekleri tatmak, organik bir domates için kilometrelerce uzaktaki pazarlara gitmek pek moda. Artık her mevsim her yiyeceği bulmak mümkün, hatta dünyanın bir yarısında öyle bolluk var ki, pek çok zengin ülkedeki en büyük ekonomik kayıplardan biri yiyecek israfı olarak gösteriliyor. Ancak ne yazık ki diğer yarıda durum aynı değil; dünyanın pek çok bölgesinde milyonlarca insan açlık sınırında yaşıyor.
31 YILDIR KUTLANIYOR
İşte bu duruma dikkat çekmek isteyen Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü de (FAO) kuruluş tarihi olan 16 Ekim'i, 31 yıldır Dünya Gıda Günü olarak kutluyor. FAO, kötü beslenme ve açlıkla mücadele eden uluslararası bir yardım örgütü. Örgüt her Dünya Gıda Günü'nde de kendine bir tema belirleyip, etkinlikler düzenliyor. Bu yılın teması da 'Açlığa Karşı Birleşelim!' Dünyada yetişen, üretilen gıda maddeleri artan nüfusa yeterli olmuyor. 2009 yılındaki verilere göre, tüm dünyada yeterli ve dengeli beslenemeyen insan sayısı 1 milyarı buldu. Her dakika da açlık sınırı altında yaşayan bu insanların 18'i ölüyor.
ÇOCUKLARI ETKİLİYOR
Yetersiz beslenme yüzünden ölüm söz konusu olduğunda, en çok etkilenenler ise yenidoğanlar ve 5 yaşın altındaki çocuklar oluyor. Açlık, dünyadaki pek çok hastalıktan daha fazla ölüme neden oluyor. Diğer tarafta ise durum tam tersi. Burada sorun fazla ya da yanlış beslenme... Obezite ve zararlı ürünlerin tercih edilmesi sebebiyle pek çok hastalık ve ölüm görülüyor. İşte bugün, Dünya Gıda Günü'nde iki taraf arasındaki dengesizliğe, açlık yüzünden yanan hastalıklara dikkat çekilecek.