AİLEDEKİ KANSERLİ KADIN SAYISI TEHLİKENİN ODAĞI
Ailesindeki kadınlardan birinde meme kanseri görüldüyse o kişi risk altında sayılıyor ve riski yara yarıya artıyor.
Ailesindeki kadınlardan ikisinde meme kanseri görülenlerde, risk daha da çok yükseliyor. Sonuç olarak; sayı arttıkça risk de çoğalıyor.
Bu hastalıkta tek neden genetik değil. Japon kadınlarında meme kanseri oranı son derece düşük olmasına karşın, Amerika'ya göç edenlerin üçüncü ve dördüncü kuşaklarında; kansere yakalanma oranı artıyor. Bu da; kansere yakalanmada dış etmenlerin genetikten daha önemli olduğunu gösteriyor.
ÇOK ÇOCUK YAPANIN KORUNMASI KOLAY
Menopozdan sonra kadınlarda meme kanseri riski artıyor. Erken menopozda yüzde altı olan tehlike oranı, geç menopoza giren kadınlarda yüzde ise yüzde üç oluyor. Öte yandan; geç gebelik kanseri önlüyor! Ne kadar doğum yaparsanız, meme kanserinden korunmanız da o kadar kolay oluyor.
20'DEN ÖNCESİ RİSKLİ
Emzirme ise kadınlar için meme kanseri ilacı gibi kabul ediliyor. Doğum sayısı ve meme kanseri riski ters orantılı şekilde büyüyor. 30 yaşından sonraki gebelikler de meme kanserinden korunmayı sağlıyor. 20 yaşından önce anne olanların ise hastalık riski yükseliyor.
HORMON TEDAVİSİ KÖTÜ DEĞİL İYİ ETKİLİ
Üzerinde pek çok spekülasyon yapılmasına karşın menopoz sürecinde uygulanan hormon tedavisi, meme kanseri riskini yüzde 23 azaltıyor.
HAPLAR DA AKLANDI
20 yaşından önce alınan radyasyon da risk taşıyor. Bu nedenle röntgen çektirme konusunda dikkatli olunması öneriliyor. Çok gerekli olmadığı takdirde 20 yaşından önce mamografi tavsiye edilmiyor. Genç kadınlar, koruma amaçlı elle muayeneye yönlendiriliyor.
Doğum kontrol haplarının, kanser riskini artırdığına yönelik veriler artık eskidi. Yeni nesil hapların, meme kanseri riskini düşürdüğü ortaya çıktı.
D VİTAMİNİ HASTA HÜCRELERE GİRİP ONLARI ÖLDÜRÜR
Bu yıl meme kanseri konusunda araştırma yapmak için en büyük desteği, New York Presbyterian Hastanesi Colombia Üniversitesi aldı. Pembe kurdele yürüyüşüne katılan kadınlar, 20 milyon 800 bin doları bu üniversitede yürütülen araştırmaya verdiler. Yaşam tarzındaki basit değişikliklerle meme kanserinden korunmayı amaçlayan araştırmanın başkanı Dr. Dawn L. Harsham; yeni çalışmalarının ayrıntılarını anlattı.
KADINLAR İLAÇ İSTEMİYOR
Sizce, meme kanseri tedavisinde en büyük yenilik nedir?
Artık meme kanseri yalnızca bir kanser olarak tedavi edilmiyor. Hasta; tedaviye başlarken kanserinin türünü de öğreniyor. Onu etkileyen bu kanserin agresif mi olduğu ya da ilaçlara nasıl tepki vereceği önceden belirleniyor. Tedavi şans eseri değil, kanserinin türüne göre yapılıyor.
Kadınları meme kanserinden koruyabilecek bir ilaç bulunacak mı?
Kadınlar, meme kanserinden korunmak için ilaç kullanmak istemiyor. Daha basit yöntemleri tercih ediyorlar. Biz de araştırmalarımızı bu noktalarda odaklandırdık.
GÜNDE 5 MİLİGRAM D VİTAMİNİ
En basit şekilde meme kanserinden nasıl korunabiliriz? Bunun bir vitamini var mı? Yeni bir araştırma, D vitamininin göğüs kanserinin ilerlemesini yavaşlatmakta önemli etkiye sahip olduğunu ortaya koydu. Yeterince D vitamini almayan hastalarda ise kanserin sıçrama oranının daha yüksek olduğu söyleniyor. Araştırmacılar; kansere yakalanan 500 kadın üzerinde 17 yıl çalıştı. Kadınların teşhis konulduğu andan itibaren D vitamini seviyeleri ölçüldü ve D vitamini eksik olan kadınlarda; kanserin yayılma riskinin yüzde 75 daha fazla olduğu görüldü. D vitamini; kanserli hücrelere girerek, onları öldürüyor. Biz de dışarıdan alınan D vitamini takviyelerinin bu etkiyi yapıp yapmadığını ölçüyoruz.
Günlük D vitamini ihtiyacı nedir?
Amerikan Tıp Enstitüsü; erkek, kadın ve çocukların günde 5 mikrogram D vitamini almasını tavsiye ediyor.
YARIN: MEME KANSERİ BULAŞICI MI?