Ülke çapında yalnızca birkaç merkezde bulunabilen daha yeni prosedürler veya ekipmanlar ile daha fazla etkinlik sağlanması da mümkündür. Prostat kanseri için yüksek doz (HDR) brakiterapi uygulanması bu konuda iyi bir örnektir. Brakiterapi tedavisinin prosedüründe; uzun süreli düşük doz radyoterapi uygulaması yerine prostat içine kalıcı biçimde yerleştirilmiş radyoaktif tohumlar ile yine prostat içine yüksek dozda radyasyonun kısa süreli verilme tekniği kullanılır. En son tedavileri ve bu tedavileri nereden alabileceğinizi bulmak için yapacağınız araştırmada; daha aktif olmanız gerekebilir. Ulusal Kanser Enstitüsü gibi kuruluşlar, araştırmacı hastalara yardımcı olmaktadır. Cerrahi; biraz ev ödevi yapmanız gereken bir diğer durumdur. Yapılan çalışmalar; bu işlemlerin daha fazla yapıldığı üniversite merkezlerinde komplikasyon oranının daha düşük olduğunu göstermiştir. Belli işlemleri daha fazla sayıda yapan ve böylece daha çok pratiği bulunan doktorların; bu konuda daha iyi olacaklarının beklenmesi doğaldır. Doktorlarınıza, kendilerinde bu hastalık olsaydı hangi cerraha veya merkeze gideceklerini sorun. Bu soruları sorduktan sonra, tedavilere ilişkin karar alma anına geleceksiniz. Doktorların, uygun gördükleri herhangi bir nedenle; herhangi bir ilacı kendi kararlarına göre reçete ederek kullanma hakları vardır. Bazen hastalar, bu tür tedavileri almaktan büyük yarar sağlar ve bu ilaçlar hastalık için standart tedavi haline gelir. Bu nedenle doktorunuza başka tedavilerin bulunup bulunmadığını sormanızı öneririz.
HER ZAMAN DOĞRU KARAR YOKTUR
Pek çok durumda 'doğru karar' yoktur. Kanser tedavinizle ilgili şaşırtıcı bir seçenekler dizisi arasından seçim yapmak zorunda kalabilirsiniz. Çoğunluğu kafa karıştırıcı ve biraz da korkutucu olan teknik ve tıbbi verilere göre karar vermeniz gerekebilir.
İKİNCİ GÖRÜŞ ALINMASI SEÇENEKLERİ ÇOĞALTIR
Çoğu durumda, tanınız ve tedavi seçenekleriniz hakkında ikinci görüş almayı isteyeceksiniz. Kanser; pek çok şekilde ortaya çıkabilen ve yapısı çok kısa zamanda hızla değişebilen bir hastalıktır. En eğitilmiş profesyonelleri bile yanıltabilen bir hastalık olduğu için tanının doğrulanması zorunludur.
İYİ ARAŞTIRIN
Mesela; en ölümcül kanser türlerinden biri olan habis melonom, ben veya pigmente lezyonlar gibi non-kanseröz durumlara benzeyebilir. Bazı durumlarda, ne yazık ki yanlış tanı söz konusu olabilir. Bu yanlışlık da hastalığın doğru olarak tanınmasını geciktirerek, hastaların zamanında uygun bakım almalarını engeller. İkinci görüş alırken hedeflenen; hastalığınızla ilgili bakış açısını ve var olan seçenekleri genişletmektedir.
Bazı durumlarda, ikinci görüş almak; size ilk tanıyı koyan kişi ile aynı sahada çalışan bir doktorla konuşmak anlamına gelir.
Naturopati (natürel tıp) doktoru ya da alternatif tıp hizmeti sağlayıcısı bir uzmandan kılavuzluk almak da söz konusu olabilir.
