Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ELVAN DEMİRKAN

Defne Joy Foster yaşasaydı ne olurdu?

Bir yanda insanların seçimleri, hataları, bu hayattaki yolculukları...
Diğer yanda herkesin onlar üstündeki doğru, yanlış, eksik, meyilli, önyargılı görüşleri ve yorumları...
Defne Joy o gece ölmeseydi ama sabaha karşı başka bir erkeğin evinden çıkarken paparazziye yakalansaydı, ne olurdu? "Ölüye saygı duyulması gerektiğini" söyleyenler; aynı sağduyuyu, anlayışı ve nezaketi gösterecekler miydi?
Yoksa yapılan hatalar didik didik edilip etiketlenecek miydi?
Bir insana saygı duymak için illa ölmesini mi beklemek gerekiyor? Ölene saygı... İyi güzel de, neye yarar?
O değeri yaşarken görmeye ihtiyacımız var.
Bu dünyada bir yerimiz olduğunu yaşarken hissetmeye ihtiyacımız var...

ACI ÇEKERDİ
Beğenilme, kabul edilme, takdir görme ihtiyacı hangimize bir dönem mantıksız şeyler yaptırmadı ki?
Ama bir hata yapmaya görün; dalga geçmek, küçük düşürmek, etiketlemek günümüzün en büyük eğlencesi. Kaç kişinin bunlarla baş edebilecek duygusal olgunluğu var?
İnsanlar bazen yaşarken görmedikleri saygı yüzünden bir yığın hata yapıyorlar, bu noktalara gelebiliyorlar.
Defne Joy yaşasaydı ne olurdu? Hayattaki tesadüfler veya yanlış seçimleri sonucu acı çekerdi, hepimiz gibi... Ama kırılan parçalarını zamanla toplayıp yine hepimiz gibi yoluna devam ederdi.
Gün gelir bu dünyada her insanın yüzleşmesi gereken esas soruyu kendine sorardı belki: "Nasıl bir insan olmak istiyorum? Hayattan yara aldıkça (kendimi ve başkalarını) incitmek mi, yoksa iyileştirmek mi istiyorum?"

NEREYE GİDERSEN GİT...
Nereye gidersin, nereye, mutluluğu bulmaya, Nefret ve gözyaşlarıyla dolu bir dünyada?
Nereye gidersin, nereye, kimse umursamadığında, Ve herkes kendi mutluluğunu aradığında? Yusuf İslam (Cat Stevens)-
Road Singer albümü
Yine 'Sevgililer Günü' gerilmesi başladı bende...
Sevgiyi ifade eden bir gün olduğu için değil tabii...
Her gün birbirimizden nefret edecek milyon sebep yaratırken ve aramızda paylaşmadığımız şeylerle büyüyen bir boşlukla yaşarken, yılda sadece bir gün sevgiyi kutlamak; kendimizi kandırmak değil mi?
364 gün duyarsızlık, bir gün sevgi...
364 gün sevgiyi paylaşıp yılda bir gün, 14 Şubat'ta duyarsız olsak...

RÜYALARINIZ GERÇEK OLUR
Amerika'nın en popüler eş bulma sitesi 'match.com', aşkın bilimini inceleyen uzman antropolog Helen Fisher ile bugüne kadarki en kapsamlı araştırmayı yapmış.
Görünüşe göre erkek ve kadınların rolleri değişmiş...
Mesela, genç erkeklerin artık evlilikten kaçtıkları doğru değil.
Hatta bağımsız yaşayabilen genç kadınlardan daha heveslilermiş.
Çocuk sahibi olmayı da kadınlardan daha çok istiyorlarmış.
Kadınlar daha fazla para kazandıkça, sosyal hayatlarındaki bağımsızlığa da daha çok önem veriyorlar.
Artık erkeklerden çok kadınlar hovardalık peşinde.
Kadınlar kız arkadaşları ile gece çıkıp tatile gitmeyi tercih ediyorlar. İlişkilerde ırk, din ve yaş farkı önemini kaybediyor.
Tamam, Sevgililer Günü'nü yalnız geçirenler için araştırmanın en önemli notunu da yazayım:
Araştırmaya katılanların yüzde 25'i ilk tanışmada fazla çekici bulmadıkları birine tanıdıktan sonra deli gibi âşık olmuşlar. O yüzden, ilk çıktığınızda fazla çekim hissetmediğiniz birine ikinci şansı verin.
Kimbilir, belki rüyalarınız gerçek olur!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA