Ben yine bir şeyleri kaçırmışım sanırım.
Sanal âleme ne zamandır şöyle bir bakıp bile çıkmıyorum.
Gerçek hayat bu aralar çok daha renkli ve eğlenceli. Oralarda oyalanmaya zamanım yok.
Ama az önce şöyle bir baktım da Twitter'da bir Dr. Erol Bey'dir gidiyor.
Hemen takibe aldım kendisini, anammm adam bildiğin dalgalanmış dalgalanmış, durulamamış.

UYUMUYOR GALİBA!
Ne olmuş anlamadım da!
Kime, neye sinirlenmiş? Amacı ne? Neden hayal mahsulü bir şeyler uydurma gereği duyuyor?
Uyumuyor da anladığım kadarıyla... Ardı ardına yazdıklarını görünce gözümde canlanan manzara:
Bir odada tek başına, ekranın başında oturmuş, kamburu çıkmış, sinirden kavrulmuş, kıvrılmış, gözleri faltaşı gibi açılmış, ağzı hafiften köpürmüş, arada "Nnıhırrarraaağğğ" diye sesler çıkaran, yüzünde 'Batman'deki 'Joker'in ya da o kanalizasyon içinde yaşayan vardı hani bir tane; penguen adam, Danny de Vito oynardı, işte onun gülüşü, işaret parmaklarını kullanarak klavyenin canına okuyan bir adam. Odanın duvarları, yerler, masanın üstü falan kesilip biçilmiş magazin haberleriyle dolu...

BİLDİĞİN SÜLÜN OSMAN
Hele Cem Yılmaz'la ilgili yazdıklarını okuyunca çok eğlendim:
"Cem beni çok sever, ekseriyetle bana 'Abi' der, önümde esas duruşa geçer" manasında tweet'leri yazmış da yazmış.
Haa bir de Ekşi Sözlükçüler'e takmış. Kendisini Don Kişot ilan etmiş.
Neyse canım, atsın atabildiği kadar. Bildiğin Sülün Osman tipi... Ciddiye almadığın ve deli saçmalarına inanma aptallığında bulunmadığın sürece, bir süreliğine milletin eğlencesi!