Başbakan Tayyip Erdoğan, 28 Şubat'ın 15'inci yıldönümünde yaptığı değerlendirmede "Tarih 28 Şubat'ın mimarlarını affetmeyecek. Biz mağdur olarak buradayız ama 28 Şubat'ın mimarları millet önüne çıkamıyor" dedi. Başbakan Erdoğan, TBMM gurubunda yaptığı konuşmada şu mesajları verdi:
28 ŞUBAT MAĞDURLARI BURADA: 28 Şubat demokrasi tarihimize kara bir leke olarak yazılmış, bir demokrasi faciası olarak, postmodern bir müdahale olarak zihinlere kazınmıştır. Biz, 28 Şubat'ın mağduru olarak bugün gururla ayaktayız, buradayız. Sizler, 28 Şubat mağdurları olarak bugün büyük bir gururla ayaktasınız, buradasınız. TBMM, 28 Şubat'ın bir mağduru olarak bugün burada ve millet iradesini gururla, onurla temsil ediyor. Bin yıl süreceği söylenen 28 Şubat'ın mimarları 15 yıl içerisinde unutulmuş, tarihten silinmiştir, millet onları da elinin tersiyle bir kenara itmiştir. 28 Şubat'ın bu ülkeye, millete, demokrasi ve ekonomiye ödettiği bedelin hesabı soruluyor ve sorulmaya devam ediyor.
CHP KURULTAYINA YORUM: 27 Mayıs'a zemin hazırlayan, 27 Mayıs müdahalesine çanak ve alkış tutan CHP olmuştur. 12 Eylül müdahalesine zemin hazırlayan aynı şekilde CHP olmuştur, 28 Şubat'ta sessiz, tepkisiz kalan kenarda ellerini ovuşturan yine CHP olmuştur. Demokrasiye bu kadar aşıktınız da 28 Şubat'ta neredeydiniz? Demokrasiye bu kadar tutkundunuz da 27 Mayıs'ta neden sesiniz, soluğunuz çıkmadı. Bunlar demokrasiyi ancak uzaktan severler. CHP'nin jetonu çok ama çok geç düşüyor.
"TÜRK SOLU GEÇ KALKAR": Genel başkanları itiraf etti. 40 milletvekili Meclis'teki oylamaya katılmayınca, 'bu kadar sık meyhaneye gitmeyin, gidecekseniz de bari hepiniz aynı meyhaneye gitmeyin' dedi. Yazar merhum Oğuz Atay'ın güzel bir sözü var. 'Türk solu geç kalkar çünkü bir gece önce sabaha kadar içmiştir.' 28 Şubat konusunda, 27 Nisan bildirisi konusunda geç uyandılar, iş işten geçtikten sonra ayıldılar.
MİLLET DİZİ İZLEMEYİ BIRAKTI: Enteresan bir şey daha söylüyor; 'Başbakan 46 dakika konuştu, 45 dakikasını CHP'ye ayırdı' diyor. Aynaya bak aynaya. Millet dizi seyretmeyi bıraktı, sabah akşam keyifle seni seyrediyor.
KILIÇDAROĞLU'NDAN MEMNUNUZ : Sayın Kılıçdaroğlu'ndan ziyadesiyle memnunuz, CHP'nin bu halinden fazlasıyla memnunuz. Günde 10 vakit çark eden, ayak üstü 10 yalan söyleyen, iftira atan, yalan söyleyen, hakareti politika zanneden CHP, millet nezdinde tüm itibarını tüketen genel başkandan biz ziyadesiyle memnunuz. Fakat biz Türkiye'de Anamuhalefetin bu halde olmasından rahatsızız.
NORMAL MESAİYE BAŞLADIK: Geçirmiş olduğum operasyonun 2'inci ve son aşaması 20 Şubat'ta tamamlanmış oldu. Mesaimize başladık. Bu kalp Allah ömür, sıhhat verdikçe önce Rabbim, sonra aziz milletim için çarpmaya devam edecektir. Rüku ve secde dışında asla ve asla eğilmedik. İnşallah bu can, bu bedende olduğu sürece millete hizmet etmeye, sevdasına layık olmaya, gönlündeki o mübarek makamı dahada perçinlemeye hep birlikte devam edeceğiz.
MİT OLAYINI DEĞERLENDİRDİ
Başbakan Erdoğan MİT yasasındaki değişiklikle ilgili yaşanan tartışmalara da değindi. Erdoğan şunları söyledi: Biliniz ki biz birlik ve bütünlük içinde olduğumuz, kardeşlik hukukumuzu koruduğumuz, her türlü fitne ve fesadı elimizin tersiyle ittiğimiz sürece, bu kutlu yürüyüşü kimse durduramaz. İhlas ve muhabbet her türlü oyunu bozar. Demokrasi dışı kurumların yasama, yürütme ve yargıya hükmetmesini de demokratik erklerin sınırlarını aşmasını da aynı şekilde kabul etmeyiz. Kurumlarımız arasında bir çatışma varmış gibi göstermek hiç kimsenin işine yaramaz. Aksine Türkiye'ye büyük zarar verir.
'AHLAR YERDE KALIR MI'
Erdoğan, 28 Şubat'ta yaşadığı bir anısını şöyle anlattı: Büyükşehir Belediye Başkanı'yken Bezm-i Âlem Hastanesi'nde yatarken, bir gün iki kız çocuğu ile hastanede karşılaştım. "Nedir rahatsızlığınız" diye sordum. "Ne olacak başkanım, kafayı üşüttük" dediler. Oraya psikolojik tedavi almak üzere gelmişler. O sadece iki taneydi, sayılar aslında yüzlerce, binlerce kızımız için geçerli. Bu ülkede bunlar yaşandı, bunların ahı, vahı yerde kalır mı?"
