Bağış, "Türkiye, son altı yıldır Avrupa'nın en hızlı büyüyen ekonomisi. Türkiye'deki üretim artışlarını bir değerlendirsin. Türkiye'nin AB üyesi olması ile ilgili olarak çok şükür Türkiye kabiliyet açısından da, yeterlilik açısından da birçok AB üyesi ülkenin önündedir" dedi.
Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Jean Maurice Rupert'i kabul etti. Kabul sırasında yaptığı konuşmada Bağış, 9 Mayıs'ın Avrupa Günü olduğunu hatırlatarak, 9 Mayıs için hem komisyonun hem de Avrupa Birliği Bakanlığı'nın etkinliklerinin olacağını kaydetti. 17 Mayıs'ta Avrupa Birliği Genişlemeden Sorumlu üyesi Stefan Füle'nin kendilerinin misafiri olacağını belirten Bağış, "Uzun zamandır sizinle paylaştığımız pozitif gündemin ilk lansman toplantısını gerçekleştireceğiz. Burada açılıştan sonra da Adalet Bakanımızı makamında ziyaret edeceğiz. Adalet Bakanı'nın görev konusuna giren 23.ve 24. fasıllarla ilgili çalışma gruplarının aktivasyonunu başlatmış olacağız" ifadelerini kullandı. Bağış, Türkiye'nin AB ilişkilerinin kararlılıkla devam ettiğinin altını çizdi.
Bir gazetecinin 'Sarkozy'nin Türkiye'nin AB'ye girme kabiliyetine sahip olmadığı' yönündeki sözlerini hatırlatması üzerine Bağış, Türkiye'nin neye kabiliyetinin rakamlarla ortada olduğunu belirtti. Bağış, "Sayın Sarkozy önce yönetmeye çalıştığı Fransız ekonomisinin rakamlarını, Türkiye ekonomisinin rakamlarıyla değerlendirsin. Türkiye, son altı yıldır Avrupa'nın en hızlı büyüyen ekonomisi. Aynı zamanda Türkiye'deki üretim artışlarını bir değerlendirsin. Türkiye'nin AB üyesi olması ile ilgili olarak, çok şükür Türkiye kabiliyet açısından da, yeterlilik açısından da birçok AB üyesi ülkenin önündedir. Ama Sayın Sarkozy'e Fransız düşünür Jean Jack Russo'nun bir sözünü hatırlatmak istiyorum, 'Kabiliyet yükselmek içindir, alçalmak için değil. Sayın Sarkozy kendi dört yıllık geçmişini değerlendirirken, bu sözün kapsamında değerlendirme yapmasında fayda olacaktır diye düşünüyorum" dedi.
Vize muafiyeti ile ilgili olarak Bağış, AB İçişleri Bakanları toplantısında siyasi bir karar alınabilecek bir ortamın olmadığına dikkat çekerek, "Bir sonraki toplantıda bu konuyu yeniden gündeme alacaklarına dair sinyaller alıyoruz. Herhalde Avrupa'da herkes Fransa'daki seçimlerin sonuçlanmasını bekliyor" diye konuştu.
Çalışma gruplarının pozitif gündeme nasıl katkı yapacağına dair soruya ise Bağış, "Türkiye'nin AB standartlarına yükselmesi için atması gereken adımların belirlenmesi, bize resmen iletilemeyen açılış kriterlerinin saptanması ve Türkiye'nin attığı reform adımlarının Avrupa Birliği tarafından tescil edilmesi, ileride yayınlanacak İlerleme Raporları'na doğru yansıması açısından çok önemli bir iletişim platformu olacak" yanıtını verdi.
Rupert ise, AB gençliği ile Türk gençliğinin aynı kaderi ve geleceği paylaştığını söyleyerek, Füle'nin ziyaretinin 'pozitif gündem'in başlaması açısından önemli olduğuna değindi.
