Her
yıl haziran ayı başlarında İrlanda taraflarından bir James Joyce rüzgarı esmeye başlar. Edebiyat eleştirmenlerinin görüşüne başvuran meteoroloji uzmanları, İrlandalı romancının en ünlü yapıtı
Ulysses'in 16 Haziran'da geçtiği cevabını alırlar: Rüzgarın ortaya çıkmasının nedeni 'Bloomsday' olarak anılan o günün yaklaşmasıdır. Joyce alimleri cemaatinde de haziran ayı yaklaştı mı herkes yeni kitaplar, yeni makaleler, yeni keşifler yapmak üzere kolları sıvar. Biz geçen haziran ayını yeni bir Türkçe
Ulysses çevirisi havadisiyle kutlamıştık. 2013'ün payına ise Joyce'un 'yeni keşfedilen hikayeleri' düştü. Joyce'un
Ulysses'i bitirdikten sonra yazdığı 10 hikayenin ilk defa yayımlanacak olması akademisyenleri önce heyecenlandırdı, sonra da bir tartışmanın içine itti. Bundan tam 90 sene evvel yazılmış hikayelerin bir kısmı, 1963 yılında yayımlanan bir kitapta halihazırda okur karşısına çıkmıştı. Ithys Press'in havalı bir edisyonla ve
Finn's Hotel (Finn'in Oteli) adıyla yayımladığı hikayelerin editörlüğünü yapan Joyce alimi Danis Rose, daha evvel yazarın
Finnegans Wake kitabının birer taslağı olarak görülen bu metinlerin ayrı bir kitap olmayı hak ettiği kanaatinde. Hatta nasıl
Ulysses'in kökeninde
Dublinliler kitabındaki hikayeler varsa
Finnegans Wake'in kökeninde de bu kısa metinlerin olduğunu söyleyecek kadar çok güveniyor kitabına.
OKUMA İSTEĞİ YARATIYOR
Türkçesi henüz yayımlanmayan ama Nevzat Erkmen'in çevirmekte olduğu
Finnegans Wake, karakterlerinin gördükleri rüyaları resmeden ve bunu bildiğimiz herhangi bir dile benzemeyen bir rüyalar diliyle yapan bir kitap. Joyce yıllar boyunca
Finn's Hotel'i oluşturacak hikayeler üzerinde uğraştıktan sonra bunların bazı bölümlerini yeniden yazarak, değiştirerek
Finnegans Wake'e yerleştirmiş. Onları böyle bir kitap olarak yayımlamayı ise hiç düşünmemiş. 2011'in son gününe, yani Joyce'un yapıtlarının telif hakları kanunuyla korunmaya devam ettiği dönemin sonuna dek metinler üzerindeki söz hakkı Joyce'un varislerindeydi. 1980 darbesini takip eden yıllarda insan hakkı ihlallerini gerekçe göstererek Türkiye'de Joyce metinlerinin yayımlanmasına müsaade etmeyen torun Stephen Joyce bu tür projelerin önünü kesiyordu. Rose'un projesinden de hoşlanmamış, akademisyenler de olumsuz görüş bildirince Penguin Yayınları hikayeleri yayımlamaktan vazgeçmişti. Rose, 2004'te keşfedilen üç öykünün kitabı yeni kılmaya yettiği görüşünde. Diğer Joyce alimleri ise bazıları taslak halinde olan, diğerleri mektuplardaki ufak metinlerden alınmış metinlerin birer Joyce hikayesi olarak değerlendirilemeyeceğini söylüyor. Sonuçta kim haklı olursa olsun,
Finn's Hotel çok şık bir edisyonla, yalnızca 180 adetten oluşan bir baskıyla okur karşısına çıktı bile. 2 bin 500, 1250 ve 350 avroluk üç edisyondan birini sipariş ediyorsunuz, evinize getiriyorlar. Kitabın fiziksel güzelliği, başka hiçbir şey yapmıyorsa bile insanda
Finnegans Wake'i okuma isteği uyandırıyor.
FİNNEGANS WAKE TÜRKÇELEŞİYOR
Türkçe Joyce külliyatının en önemli eksiklerinden
Finnegans Wake, daha önce YKY'nin yayımladığı
Ulysses çevirisinde imzası olan Nevzat Erkmen tarafından Türkçeye çevriliyor. 15 yıldır bu çeviri üzerinde çalıştığını söyleyen Erkmen,
Milliyet'e verdiği söyleşide çeviriyi şöyle anlatıyor: "
Ulysses çok zor bir kitaptı. Ama
Finnegans Wake de çok zor! Hatta
Finnegans Wake'le ilgili olarak bazı yazarlar, 'Bu bir ölüm ya da düş, rüya dili,' diyor. Öyle şeyler yazıyor ki Joyce. Mesela kitapta bir cümle var, bilmem kaç kelimeden oluşuyor. Ama aslında tek bir sözcüğü ifade ediyor yazar. Karpuz diyecek örneğin. Uzatmış da uzatmış... Ben İngilizce okurken zevkten bayılıyorum. Ama çevirisi epey zaman alıyor."
ARMAĞAN EKİCİ (ULYSSES'İN TÜRKÇE ÇEVİRMENİ):
Yanıltıcı bir kampanya
"
Finn's Hotel'i hazırlayan Ithys Press'i, orijinal mektubun sahibi Zürich Joyce Vakfı'ndan izin almadan, muhtemelen yalnızca ticari niyetlerle bastıkları
Kopenhag Kedileri'nden; Danis Rose'u ise Joyce'un metnine aşırı müdahaleleriyle, neredeyse kendini Joyce yerine koyarak noktalamayı, özel isimleri baştan yazmaya kalkışan Joyce edisyonlarıyla tanıyoruz... Bu kitap da, öyküler zaten 1963'te yayımlanmış olduğu için, yanıltıcı bir kampanyayla ortaya çıkıyor. Joyce'un terkettiği eskizlerini görmek çok ilginç. Ama temkini elden bırakmamak, öykülerin Rose'un müdahalelerinden önceki hallerine bakmak gerek diye düşünüyorum. Türkçede Joyce raflarının zenginleşmesi için bence Murat Belge'nin
Portre ve Dublinliler çevirilerinin kritik bir edisyondan geçirilmesi, Joyce'un gazetelere yazdığı siyasi yazıların çevrilmesi, Joyce kitaplarının (belki
Oxford World's Classics serisine benzer) notlu edisyonlarının hazırlanması daha öncelikli. Nevzat Erkmen'in
Finnegans Wake çalışmasının sonuçlarını da heyecanla bekliyorum."
TÜRKÇE JAMES JOYCE KÜLLİYATI
*
Dublinliler: Çev. Murat Belge, İletişim Yayınları
*
Sürgünler: Çev. Selçuk Yönel, İmge Kitabevi
*
Giacomo Joyce: Çev. Zeynep Avcı, Sel Yayıncılık
*
Sanatçının Mektupları: Çev. Kudret Emiroğlu, İmge Kitabevi
*
Oda Müziği (Şiirler): Çev. Osman Çakmakçı, İş Bankası
*
Kedi ile Şeytan: Çev. Celâl Üster, İletişim Yayınları
*
Sanatçının Bir Genç Adam Olarak Portresi: Çev. Murat Belge, İletişim Yayınları
*
Ulysses: Çev. Nevzat Erkmen, YKY / çev. Armağan Ekici, Norgunk
*
Finnegans Wake: Çev. Nevzat Erkmen (henüz tamamlanmadı)