SEUL, Güney Kore - Ju Jin-ho 2006'da Kuzey Kore'den Güney Kore'ye geldiğinde sadece Kore Yarımadası'nın güneyine değil, aynı zamanda sanki uzaylıların yaşadığı bir dünyaya gelmiş gibi hissetti. 14 yaşında Güney'e sığınan Ju, kendinden bir veya iki yaş küçüklerle aynı sınıfa gönderildiyse de, sınıf arkadaşlarının çoğu ondan oldukça uzundu. Arkadaşları ona sataşıp "kızıl" lakabı taktılar. Matematik gibi derslerde ondan çok ilerdeydiler. Şimdi 17 yaşında olan Ju, "Teneffüslerde bilgisayar oyunları dışında hiçbir şeyle ilgili konuşmazlardı. Onların sohbetlerine katılmak için ben de bilgisayar oyunlarıyla ilgilenmeye başladım. Oyun bağımlısı oldum. Gözlerim bozuldu. Notlarım kötüleşti" diyor. Ju, geçen yazdan bu yana komünist Kuzey'le kapitalist güneyin bölündüğü son 60 yıl boyunca büyüyen kültürel uçurumun üstesinden gelmek için başlatılan bir programa devam ediyor. Program, Güney Koreli gençlerle Kuzey Kore'den sığınan gençleri bir araya getirip aralarında bir yakınlık oluşturmayı hedefliyor. Amaç, muhtemel bir birleşmeye hazırlanmak. "Güney ve Kuzey Koreli Gençler için Hafta Sonu Programı" adındaki proje geçen Ağustos'ta Kuzey Kore İnsan Hakları için Yurttaşlar İttifakı adlı sivil toplum kuruluşunun başkanı 80 yaşındaki Peder H. Yoon tarafından başlatıldı. Yoon, "Aynı genleri paylaşsak da Güney ve Kuzey Koreliler birbirlerinden tamamen farklı hayatlar yaşıyor. Aksanlar farklı, düşünme ve davranış biçimleri farklı. Bölünmeden önce Kore'de aynı ülkede yaşadığımızı, birbirimizle evlendiğimiz unuttuk" diyor. Program, Seul'deki Kyunggi Kız Lisesi'nden öğrencileri genç Kuzey Koreli sığınmacıları müfredat dışı faaliyetler için bir araya getirdi. Konserlere gidip yemek pişiriyorlar. Kuzey Koreliler, Güney Korelilere yer elması toplamayı ve korkululuk yapmayı öğretiyor. Güney Koreli çocuklar Kuzey'den gelen arkadaşlarına sosyal ve akademik olarak nasıl başarılı olacakları konusunda ipuçları veriyor. 14 yaşındaki Moon Sung-il diğer sığınmacılarla birlikte geçirdiği 2,5 yıllık yolculuğu anlatıp Güney Korelileri gözyaşlarına boğdu. Ama onlara, yaşadığı tecrübenin hiçbir kısmının bir Güney Kore sınıfında yaşadıkları kadar korkutucu olmadığını söyleyince dinleyen herkesi şok etti. "Öğretmenin söylediklerini zar zor anlıyordum" diyen Moon, "Her biri benden bir ya da iki yaş küçük olan sınıf arkadaşlarım, benle 'Kuzey'den gelen zavallı çorbacı' diye alay etti. Onlarla kavga ettim" diyor. Kuzey Koreli gençlerle bir eğitim dönemi boyunca kaynaşan Güney Koreliler, birleşmeye güçlü bir şekilde inandıklarını söylüyor. Birleşmeye olan inancın ekonomik gerekçelere değil, iyi niyete dayandığını ifade ediyorlar. Kyunggi Lisesi'nin birinci sınıf öğrencisi Hur Ji-young, "Bu programa katılmadan önce, birleşmeye uzaktan bakıyordum. Kalpten duygularla, Kuzey'deki akranlarımın iyilğini düşünerek yaklaşmamıştım" itirafında bulunuyor.
