Zaragoza, İspanya - Teoride Avrupa Birliği, dünyanın en büyük ticaret bloku. 500 milyon tüketiciyi tek bir çatı altında dev bir ekonomik bölge. Fakat teori gerçekten son derece uzak. Özellikle de AB sınırları içinde borçlarını tahsil etmeye çalışan işletmeler için. AB'de 27 ulusal hukuk sistemi bulunuyor ve her birinin alacaklar, hacizler ve iflaslar için kendilerine özgü süreçleri var. Avrupalı yetkililere göre şirketler yabancı ülkelerde pahalı ve karmaşık davalar açmak yerine yılda en az 55 milyar euroluk borç silmeyi tercih ediyor. Yetkililer ve iş adamları, borç tahsilâtıyla ilgili sorunların Avrupa Birliği'nde ticaret yapmanın önünde büyük bir engel teşkil ettiğini söylüyor. İstihdam ve refahta artış olmamasının nedeni olarak tahsilât sorunları görülüyor. Borç tahsilâtı yasal, dilsel ve kültürel sorunlar nedeniyle ortak bir ticaret bloku olarak işlev görmekte zorlanan AB'nin eksikliklerinden yalnızca biri. Bir ülkedeki mesleki yeterlilikler genelde diğerinde tanınmıyor ve yerel işletme yönetmelikleri Avrupalıların başka bir Avrupa ülkesinde işyeri açmasını zorlaştırıyor. Avrupalı yetkililer daha etkili bir ortak pazarın 60 ila 140 milyar euro arasında ek ticaret hacmi yaratacağını söylüyor. Bu da birliğin gayrisafi hâsılasının 0,6 ila 1,5 oranında artması anlamına geliyor. Ancak Avrupa ülkeleri kendi özerk medeni ve ticari yasaları üzerindeki sıkı kontrolleri bırakmak istemiyor. Küresel ticaret üzerinde uzmanlaşan avukat Valle García de Novales, müşterilerine 100 bin eurodan az olan borçlar için dava açmaya değmeyeceğini söylüyor. "Çok masraflı olduğu için vazgeçiyorlar" diyor. Birçok şirket kendi ülkeleri dışında ticaret yapmaktan vazgeçiyor. Bununla birlikte kendi ülkeleri dışındaki bir internet sitesinden ürün satın alan Avrupalı tüketicilerin oranı yüzde 10'dan az. Brüksel merkezli Avrupa Komisyonu ortak pazarı işler hale getirmeye çalışıyor. Komisyon, AB sınırları içinde diploma denkliği sağlamaya ve patent süreçlerini uyumlu hale getirmeye çalışıyor. Ayrıca, borçlunun hesabındaki paranın borç kadar olan kısmının dondurulmasına çalışıyor. Böylece para başka ülkelere kaçırılması önlenebilir. AB tarafından yapılan bir ankete göre, sadece şirketlerin yüzde 30'undan azı ülke sınırları dışında faaliyet gösteriyor. Başka bir AB raporuna göre ise küçük şirketlerin sadece yüzde 8'i kendi ülkelerinin dışında faaliyet gösteriyor. Yaklaşık 1 milyon üyesi olan Avrupa Kobiler Birliği'nin Başkanı Tina Sommer, "Bu çok büyük bir engel. İnsanlar korkuyor. Borç tahsilâtı ya da sözleşme kanunu açısından ne yapacaklarını bilmiyorlar" diyor. Zaragozalı tarım kooperatifi Arento, İtalyan bir makarna üreticisine buğday tedarik ediyordu. İtalyan firmasının borcu 1 milyon dolara ulaşıncaya kadar da buğday vermeye devam etti. Mahkemelerde geçen on yılın ve on binlerce dolarlık masrafının ardından, Arento borcun yalnızca yarısını tahsil edebildi. Arento'nun Genel Müdürü Luis Navarro Olivares, "Milan'a gidip hiçbir şey halledemeden dönüyorduk. İtalya gerçekten kültür, hukuk ve yönetim açısından bize çok uzak" diyor. 10 sene önce kooperatif ürünlerinin yüzde 50'sini ihraç ediyordu. Bugünse satışlarının tümünü İspanya içinde gerçekleştiriyor. Yabancı ülkelerde ticaret yapan şirketlerin kullanabileceği bazı mekanizmalar var. Sigorta veya kredi anlaşması yapabiliyor veya peşin ödeme talep edebiliyorlar. Fakat hepsi maliyetli ve bazen de işe yaramıyor. Örneğin Navarro'nun kooperatifi borcunu tahsil etmek için sigorta şirketini yeterince hızlı bilgilendirmedi. Bunun bir nedeni sözleşme kurallarını tam olarak bilmemesiydi. Yüksek çalışma platformları üreten küçük bir aile şirketi olan Matilsa'nın Mali İşler Müdürü Lourdes Lebrero, Romanya'dan gelen bir siparişte paranın bir banka hesabına yatması konusunda ısrar etti. Ancak paranın transfer edildiğini gösteren belge sahte çıktı. Lebrero'nun Romanya'ya giden bir arkadaşı borcu tahsil etmenin yollarını aradı ama hiç umut olmadığını görerek geri döndü. Girona yakınlarında bir bakır şirketi olan Acebsa'nın Başkanı Emili-Xavier Barba i Ballester, iki tahsilât sorunuyla uğraşıyor. Barba i Ballester, "Hiçbir avantajınız yok. Tahsili gerçekleştirmek için tuttuğunuz şirketler sizin sadece tek bir seferliğine müşterileri olacağınızı biliyorlar. Bu yüzden de istedikleri ücretler çok fazla" diyor.