Şapka kullanmayı sevmeyenler bile, New York'taki Bard Sanat Müzesi'nde düzenlenen "Şapkalar: Stephen Jones'tan Bir Antoloji" sergisinin görsel zekâsına ve biçimsel yaratıcılığına direnmekte zorlanabilir. Londra'daki Victoria & Albert Müzesi (V&A) ondan arşivdeki 4 bin kadar şapkayı tarayıp bir sergi düzenlemesini istediğinde Jones önce biraz afallamış. Şimdi sergi New York'ta kapılarını açıyor. Kronolojik bir düzenleme yerine, sergideki 250 şapka yaşadıkları hikâyelere ve orijinal sahiplerinin tercihlerine göre sıralanmış. Tudor dönemi İngiltere'sinden ve 19'uncu yüzyıl Hindistan'ından (örme bir tacın da olduğu) parçaları içeren sergi, Prens Albert'ın görkemli siyah silindir şapkasıyla açılıyor. Ne yazık ki Kraliçe Victoria'nın boneleri yola çıkarılamayacak kadar narinmiş. Sergi 15 Nisan'a kadar devam edecek. Şapkaların yaklaşık üçte biri V&A'dan geliyor. Geri kalanı ise moda evlerinden. Vaktiyle Galler Prensi, Marlene Dietrich ve Candice Bergen gibi isimlerin giydiği şapkaların yanı sıra Jones'un kendi çalışmaları da yer alıyor sergide. Ancak tarihi şapkalar serginin en ilginç parçaları. Londra'da keşfedilen bir Tudor deri beresi, şaşırtıcı derecede iyi korunmuş 1760'tan kalma bir hasır şapka ve Franklin Roosevelt'in başkanlık yemini sırasında giydiği silindir şapka da sergilenenler arasında. En çarpıcı örnekler ise genellikle katıksız tasarım ürünü olanları. Moda meraklıları muhtemelen en fazla Balenciaga gibi efsanevi moda evlerinden gelen şapkalarla ilgilenecek. Givenchy'nin 1965'te tasarladığı bir şapka tümüyle yuvarlak bir pembe gonca oluşturacak şekilde yan yana dizilmiş küçük tüylerden yapılmış