Çoğumuz güzel bir park yeri bulmayı umarken, park etmiş bir arabanın bir türlü gitmek bilmeyen sürücüsüyle karşılaşmışızdır. Sürücü koltukta oturma, tüm aynaları kontrol edip ayarlama, çöpü atma, saçını ve makyajını düzeltme veya ön camı yıkama isteğine kapılmıştır. Hatta sandviçinden bir ısırık bile alabilir. Derken, sonunda sürücünün arabayı dar ve paralel park yerinden yavaşça çıkarma zamanı gelir. İleri geri, ileri geri… The New York Times'tan Matt Richtel'a göre, park savaşlarında yeni bir cephe açıldı: "Dijital çağ tarzı çökme". Park yeri bulmayı uman birisinin, arabasına binen bir sürücüyü görünce yaşadığı zafer anı, "çok ihtiyaç duyulan park yerini boşaltması beklenen kişi gitmek yerine, mesajlaşabileceği veya Facebook sayfasını güncelleyebileceği akıllı bir telefonla güzel zaman geçirmek için koltuğa çökünce" mahvoluyor. Park yerinde öfke patlaması yaratmak için bu yetiyor. Halen bir milyara yakın aracın yollara çıktığı dünyada, şehirler ve toplumlar bu araçların park edileceği yerleri belirlemeye ve yığılmayı önlemeye çalışıyor. Sakinlerinden çoğunun kendi araçlarını kullandığı San Francisco, en kalabalık yerlerdeki park ücretini yükseltip boş yerlerdeki ücreti indiren bir programı deniyor. En yüksek park ücreti 4.5 dolara çıkıyor ve böylece, sokaklara yerleştirilip araçların hareketlerini izleyen alıcılara göre, program her bölgede en az bir tane boş park yeri bulundurma hedefine ulaşıyor. Belediye, şehir merkezinin erişilebilir olmasını ama tıkanmamasını sağlamaya çalışıyor. Beklendiği gibi, yüksek ücretler hoş karşılanmadı. 55 yaşındaki kuaför Edward Saldate, birkaç saatlik park için yaklaşık 17 dolar vermenin büyük bir soygun olduğunu söylüyor. Bazıları için bedava park yeri vazgeçilemez bir hak. "Seinfeld" dizisindeki George Costanza karakteri şöyle demişti: "Bu, fahişeye gitmek gibi. Kendimi adayınca bu işi bedavaya getirebiliyorsam, niye para vereyim ki?" Bazı şehir planlamacılara göre, park yerini yeniden düşünmenin zamanı geldi. Şehir Planlaması Profesörü Eran Ben-Joseph'in, "Park yerini çeşitli kamusal kullanımlar sunan, çevresel etkisini hafifleten, estetik ve mimari içeriğe daha çok önem veren bir yer gibi düşünmeliyiz" diye yazdı. Daha iyi bir park yeri, üzerinde enerji üreten güneş panellerinden oluşan bir kubbenin veya karbon salınımlarını emmek için ağaçların bulunduğu, kirli yüzey suyunu engelleyen gözenekli yüzeye sahip olan bir yerdir. Aralarında Taipei, Barselona, Berlin, Mexico City ve çok yakında New York'un da olduğu bazı şehirler, araba ikilemine farklı bir çözümün peşinde: Bisiklet paylaşım programı. Spotcycle ve Cycle Hire gibi uygulamalar, müsait bisikletleri ve park yerlerini buluyor. Milano'nun BikeMi programının web sitesinde, istasyonları gösteren bir harita bu bilgiyi gerçek zamanlı olarak güncelliyor. Milanolu tasarımcı Marta Ferri, bisikletçilerin 40 hektarlık Parco Sempione'yi dolaşan bisiklet yollarında gezmesini tavsiye ediyor. Ferri T Magazine'e "Özel bahçeleri görmek için dar sokakları ve ara geçitleri keşfetmeyi unutmayın. Milano gizemli bir şehir. Güzelliğinin çoğu saklı" dedi. Bunların hiçbirini, park yerinden göremezsiniz.