Kyonku, Myanmar - Bazıları ona Myanmar'ın Mikhail Gorbaçov'u diyor. Bir zamanlar dünyanın en baskıcı askeri rejimlerinden birinin sadık destekçisi olan bu kişi, şimdilerde o rejimin en korkunç miraslarını ortadan kaldırıyor. Siyasi tutukluları serbest bırakıyor, basının üzerindeki yasakları kısmen de olsa kaldırıyor ve uzun zamandır zulmedilen muhalefetin seçimlere katılmasına izin veriyor. Myanmar Devlet Başkanı U Thein Sein'in çok korkulan diktatörün sağ koluyken, reform yanlısı bir lidere dönüşmesi şaşırtıyor. Ancak hâlâ etkili olan askerlerin buna izin vermesi de bir o kadar şaşırtıcı. Thein Sein'ın orduda yükselişini izlemiş olan bazı uzmanlar ve iki danışmanı, onun diğer generallerden her zaman farklı olduğunu söylüyor. Tanıklara göre, 66 yaşındaki minyon Thein Sein, 1988'deki halk ayaklanmasından sonra iktidara gelen askeri rejimin diğer üyeleri kadar gaddar değildi. Ona muhalif olanlar bile Thein Sein ve ailesinin yolsuzluğa bulaşmadığını kabul ediyor. Asya'nın en yoksul ülkelerinden biri olan Myanmar'da eski liderler ve ailelerinin gösterişli hayatları büyük tepki topluyordu. Onu eleştirenler de destekleyenler de, samimiyetine ve tevazusuna büyük değer veriyor. Eski bir danışmanı olan U Nay Win Maung, geçen yıl şu değerlendirmede bulunmuştu: "Hırslı değil, dayatmacı değil, karizmatik değil ama çok içten." Ülkenin demokrasi hareketinin lideri Nobel Barış Ödülü sahibi Daw Aung San Suu Kyi, geçen yıl siyasete geri dönme kararının arkasında Thein Sein'in reform konusundaki samimiyeti olduğunu söylüyor. Bu karar, Thein Sein'e hem ülke içinde hem de ABD'den büyük destek gelmesini sağladı. Pek çok siyasi tutsağın serbest bırakılmasına rağmen, bazı eylemciler daha yüzlercesinin hapiste olduğunu tahmin ediyor. Ayrıca muhalifler, Thein Sein'in geçmişine de kör değil. Başkan, daha geçen yıla kadar tüm gaddarlığı ile ünlü bir orduda görev yapıyordu. 2007'de başını Budist keşişlerin çektiği, ama demir yumrukla ezilen Safran Devrimi adlı isyan sırasında başbakan vekiliydi. 1988'de binlerce kişinin öldüğü isyanın bastırılması sırasında da komuta kademesindeydi. Devlet başkanının bir danışmanı, Thein Sein'ın geçmişi ve kendisini reformlara öncülük etmeye neyin ittiğiyle ilgili sorular içeren e-postamıza yanıt vermedi. Elde bu kadar az malzeme varken, kırsaldaki Kyonku bölgesinde yoksulluk içinde büyüyen Thein Sein'ın nasıl reformcu bir kimliğe büründüğü de gizemini koruyor. Katalizörlerden biri Nergis Kasırgası olmuşa benziyor. Myanmar'ın geçirdiği en kötü doğal afet olan dört yıl önceki kasırga, 130 binden fazla can almış ve Thein Sein'ın çocukluğunun geçtiği verimli toprakları mahvetmişti. Irmaklar cesetlerden dolayı tıkanmıştı. O dönemde Thein Sein, askeri rejimin acil müdahale çalışmalarını yönetiyordu. Ama mahvolmuş Irravaddi Deltası üzerinde helikopterle mekik dokurken, yoksul ülkesinin böylesi bir felakete karşı ne kadar aciz olduğuna tanık oldu. Devlet başkanına siyasi danışmanlık yapan Rangun'daki araştırma kurumunun başkanı U Thin Maung Than, kasırganın Thein Sein açısından zihinsel bir tetikleyici haline geldiğini söylüyor. Thein Sein, devlet başkanlığının ikinci yılına girmeye hazırlanırken, cesur hedefler telaffuz ediyor. Mart ayında ulusa seslenişinde herkesi kapsayan bir sağlık sistemi getirmeyi ve eğitim harcamalarını ikiye katlamayı vaat etti. Ama hâlâ pek çok kişi reformların durmasından ve çok fazla şeyin doğrudan başkana bağlı olmasından endişe ediyor. 1 Ocak'ta ölen başkanın konuşma yazarı Nay Win Maung, geçen yılın sonunda verdiği bir mülakatta, endişelenmek için sebepler olduğunu söylemişti. "Değişimler plansız programsız yapıldı. Ortada bir strateji yok. Her şey tek bir kişiye bağlı" demişti.
THOMAS FULLER