SÃO PAULO, Brezilya - Meşhur sakalı hâlâ geri uzamadı. Brezilya Eski Devlet Başkanı Luiz Inácio Lula da Silva, aylarca radyoterapi görmesini gerektiren gırtlak kanseriyle mücadelesinin sona ermesinin ardından, sakalının bir daha uzayıp uzamayacağını merak ediyor. Ancak Brezilyalıların ona hitap ettiği şekliyle Lula, diğer alanlarda mücadeleye kaldığı yerden devam ediyor. Doktorlar kısa süre önce kanserden kurtulduğunu söyleyince siyasete geri dönen Silva, Brezilya'nın en büyük şehirlerindeki belediye başkanı adayları için destek kampanyalarına başladı. Bir zamanlar rakibi olan kişilerin desteğini alarak tartışma yaratıyor. Brezilya'nın en büyük yolsuzluk skandalına karışmış olan yardımcılarını açık açık savunuyor. Avrupa'nın borç krizini idare etme şeklini eleştirme konusundaysa sözünü esirgemiyor. 66 yaşındaki Silva, "Avrupa'nın Avrupa'yla ilgili görüş belirtmemizden hoşlanmadığını biliyorum ama Brezilya'da kriz varken herkes bir şey söylerdi. Dürüst olalım: Almanya, Yunanistan krizini yıllar önce çözmüş olsaydı, kriz bu kadar şiddetlenmezdi" diyor. 2003'ten 2010'a kadar iki dönem devlet başkanlığı yapan Silva, Brezilya'nın güçlü bir ekonomi olarak ortaya çıkmasına zemin hazırlayan fakirlikle mücadele projelerini desteklerken, merkeziyetçi ekonomi politikaları izledi. Sekiz çocuklu bir ailenin yedinci çocuğu olan Silva, küçüklüğünde boyacı olarak çalıştıktan sonra, bir metal fabrikasında iş buldu. 1970'de sendika lideri olan Silva, gür sesinden güç alıyordu. 1979'da bir stadyumda toplanan 80 bin kişiye mikrofonsuz bir konuşma yaptı. Stadyumun önündekiler da Silva'nın sözlerini arkadakilere iletti. Silva'dan önce başkanlık koltuğunda oturan Fernando Henrique Cardoso, da Silva'nın etkileme ve ikna etme yeteneğinden bahsediyor. Cardoso, "O çok sıcaktır. Yılanı deliğinden çıkarır" diyor. Silva ve o dönem kurduğu İşçi Partisi, şimdiye kadarki en zorlu sınavlarından biriyle karşı karşıya. Aralarında José Dirceu de Oliveira e Silva gibi Lula'nın en yakın adamlarının da bulunduğu 30'dan fazla siyasetçi, mensalão (büyük ikramiye) adı verilen bir oy satın alma skandalına karıştı. Skandalla ilgili ilk detaylar 2005 yılında ortaya çıktı. Yüksek Mahkeme Uzun süre davayı ele alamadı. Adalet Bakanlığı'nın 2007'de yayınladığı bir rapora göre, karmaşık skandal, devlet kontrolündeki şirketlerin reklam bütçelerinden milletvekillerine para aktarmayı içeriyordu. Adalet Bakanlığı'nın suçlamaları arasında, oy satın almanın ötesinde, İşçi Partisi'nin kendi kasasına para aktarma girişimlerinde bulunarak gücünü artırma isteği de bulunuyordu. Siyasi ittifaklar aracılığıyla mecliste zaten çoğunluğu sağladığı için partisinin oy satın almaya ihtiyacı olmadığını iddia eden Silva, "Böyle bir yolsuzluğun yapıldığına inanmıyorum" diyor. Ama aynı zamanda yüksek mahkemenin davayla ilgili kararına saygı duyacağını söylüyor. Si lva, "Eğer biri suçlu bulunursa, cezalandırılmalıdır" diyor. Kansere yakalanmadan önce kurumsal organizasyonlarda yaptığı konuşmalar için Silva'ya yüksek meblağlar ödeniyordu. Ama siyasete olan ilgisini hiç kaybetmedi. "Eski bir cumhurbaşkanı olarak nasıl hareket edeceğinizi bilmeniz hiç kolay değil" diyor. Halefi Dilma Rousseff popülerliğini koruyor. Silva, 2014 seçimlerinde tekrar aday olabilmesi için Rousseff'in kenara çekileceği iddialarını reddediyor. Ama Silva'nın 72 yaşında olacağı 2018 seçimleri, ihtimal dahilinde olabilir. Aday olma şansını göz ardı etmenin, bütün siyasetçiler için zor olduğunu söylüyor. "Siyaset benim için bir tutku" diyor.
