Otellerde ilk önce suyun kullanımı konusunda bir hassasiyet baş gösterdi hatırlarsınız. Lüks otellerin banyolarına havluları daha çok kullanmamızı salık veren kibar uyarılar yerleştirildi. Günümüzde bu sıradan bir uygulama. Şimdilerde geri dönüşümlü malzemeler kullanılıyor, elektrikte tassarruf yolları aranıyor, yağmur ya da deniz suyundan da faydalanılıyor. Bu yönde ilginç projelere imza atılıyor. Örneğin, Four Seasons Hotel Bosphorus ve Four Seasons Hotel Sultanahmet, dün akşam 24 saatlik bir süre boyunca dünya çapındaki belli şehirleri kapsayan güzel bir girişimin katılımcısı olarak Aqua ve Seasons Restaurant'ta 'Mum Işığında Akşam Yemeği'ne ev sahipliği yaptı. Bu fikir 31 Mart 2007 tarihinde 'yeryüzü saati'ne saygı durmak adına Dünya Doğal Yaşam Vakfı'nın öncülüğünde başlatılan bir uygulamaymış. Four Seasons Hotel Sidney'de saat 20:00'de ışıklar söndürülerek başlamış. Bu girişimden esinlenilerek, diğer Four Seasons otelleri de, kendi ülkelerinde misafirlerini mum ışığında keyifli ve lezzetli bir yolculuğa davet etmiş.
AYDA 20 BİN LİRA TASARRUF
Bu yıl da, henüz yaz saati öncesi (yani dün) İstanbul'da uygulanmasına karar verilmiş. Saat tam 20:00'de İstanbul'daki her iki restoranda misafirler mum ışığında bir yemek yedi. Four Seasons'ın bu uygulamasından yola çıkarak diğer beş yıldızlı otellerle temasa geçtim. Ve çevreye duyarlılık adına bana ilginç gelen uygulamalarını sayfaya taşıdım.
Yine Four Seasons otellerinde erkekler tuvaletinde susuz pisuvar kullanımına geçilmiş. Böylece yılda 150 ton su tasarrufu sağlandığı belirtiliyor.
Swissotel The Bosphorus bahçelerinde kompoze gübre kullanılarak, doğanın kirletilmemesi sağlanıyor. Ayrıca sanayi gübresine verilecek paradan tasarruf ediyorlar.
Her yıl bahçeye ağaç dikiliyorlar. Bu sene bu rakam 20'yi bulmuş.
Mutfaklarda ve teknik servisten çıkan atık yağlar çöpe dökülmüyor. Kullanımdan düşen piller de. Anlaşmış oldukları imha merkezine gönderiliyor.
En son halojen spotları LED spotlarla değiştirmişler. Bu uygulama ile ayda 20 bin 250 lira kazanmayı hedefliyorlar.
Çırağan Palace Kempinski'nin de tüm alanlarında duş ve lavabo musluklarına perlatör yerleştirilerek yüzde 60'lara varan su tasarrufu yapılıyor.
Kullanılmayan alanlarda bulunan perdeler kapatılarak aşırı ısınma önleniyor.
Dışarıdan alınan bütün malzemeler mümkün olan en büyük boylarda alınıyor.
Grand Hyatt Istanbul da bahçe aydınlatmasında, personel alanları ve misafir kontağının bulunmadığı yerlerde tasarruflu ampül kullanıyor.
Otelin restoranlarında organik gıda kullanılıyor.
BLOG'DAN En lüks markalar
New York merkezli araştırma ve danışmanlık firması Luxury Institute geçen hafta Amerikalılar arasında yaptıkları bir araştırmanın sonuçlarını açıkladı. Gelirleri ortalama yıllık 287 bin dolardan toplamda 3.8 milyon dolarlık zenginliğe sahip, yarısı kadın, yarısı erkek, toplam bin 265 kişiye internet üzerinden hangi lüks markaların 'Best of the best' yani 'en iyinin en iyisi' olduğu soruldu. 'Luxury Brand Status Index' (LBSI) isimli araştırma dört kategoride gerçekleştirilmiş: Kadın giyim, kadın ayakkabı, erkek giyim, kadın ayakkabı. Markaların kalite, özgünlük, müşteri memnuniyeti ve kullanıcı profilleri göz önüne alınarak değerlendirildiği de açıklanmış. İşte 2010 yılının en lüks markaları... (10 üzerinden)
KADIN GİYİM: Roberto Cavalli- 7.89, Hermes-7.81, Balenciaga-7.80.
KADIN AYAKKABI: Christian Louboutin-8.54, Manolo Blahnik- 8.18, Zac Posen-8.15.
ERKEK GİYİM: Ermenegildo Zegna- 7.50, Brioni-7.44, John Varvatos-7.29.
ERKEK AYAKKABI: Ferragamo- 7.69, Hermes-7.46, Louis Vuitton- 7.30.