- Ünlü insanlarla takılmıyor musunuz geceleri? - Yok. Onlar hep sürü psikolojisiyle, beraber takılırlar falan. İnsanı klasman olarak ayırmamak lazım. Kim olursa olsun sana güzel şey hissettiriyorsa, sohbetinden keyif alıyorsan sorun yok.
- Sevgilileri neden o dünyadan seçiyorsunuz peki? - Bir zamana kadar katılıyordum buna ama sonra düşündüm, bu bir doktor ya da avukat olsa da mutsuz olabilirsin. Her yapıda iyi insan, çürük insan var. O kısmet dediğimiz meseleye bağlanıyor. İnsanın doğrusunu bulduğun zaman yapışacaksın. Duruşu olan insan her zaman doğrudur.
- Çevrenizdeki kadınlardan da şikâyet etmişsiniz, 'hepsi sahte vs.' diye. Sizin memleketten, Aydın'dan kendi halinde bir kız olsa yanınızda? - Geçmişteki deneyimlerimden bahsettim aslında ben. Bir enerji varsa o bilir artık. Bundan sonrasına gerçekten kısmet diyorum yani. Aramıyorum da artık, arayarak bulunacağına inanmıyorum.
- Bizim magazincilerden şikâyet ediyoruz ama İngiltere'de, Amerika'dakiler falan da öyle. Amy Winehouse mesela, sürekli sarhoş ve kafa bir dünya yakalanıyor. Sonuçta show dünyası. - Ben hiçbir Amerikan starının onlarla o kadar samimimi olacağını düşünmüyorum. Adamlar takılıyor, karşılarındakileri ciddiye almıyorlar ki. Biz de o samimiyet duygusu bile bu şekilde sömürülüyor.
- Teoman'ı falan da çekip duruyorlar sarhoşken ama o da idare ediyor durumu. - Kendi için yaşayan bir tavrı var Teoman'ın. Belki de doğrusunu yapıyor. Ben bunu yapamıyorum. Garip bir sorumluluk var bende. Bir şeyler anlatabilmeye çabalıyorum. Kendim için değil, kendim yolumu bulmuşum, devam ediyorum hayata da, bazı mesajlar da bir yere gitsin be abi. Yoksa yaşadıysam yaşadım. "Çıktık eğlendik, param var da var, biraz da süründüm, evime geldim yattım," gibi baksam hiçbir sorun yok.