Ligde ilk yarının flaş takımı Trabzonspor, yeni yıla kötü başlangıç yaptı ve rakipleriyle açtığı puan farkını koruyamadı.
Ligin ilk yarısındaki 17 maçta 13 galibiyet, 3 beraberlik ve 1 mağlubiyet alarak sadece 9 puan kaybeden bordo- mavililer, 2011 yılında Ankaragücü ile Medical Park Antalyaspor beraberliği ve Fenerbahçe yenilgisiyle
3 maçta 7 puan yitirerek zirve yarışında yara aldı, elindeki barutu tüketti.
Ligin 11. haftasında Bursaspor'un 1 puan önüne geçerek zirveye kurulan bordo-mavililerin, rakibiyle 5'e kadar çıkardığı puan farkı 9 hafta sonra eşitlendi. Ligin ilk yarısını Fenerbahçe'nin 9 puan önünde bitiren Karadeniz ekibinin rakibiyle puan farkı da 2'ye kadar düştü. Bordo-mavililer yeni yılda Beşiktaş'a da deplasmanda
2-1 kaybedince, Türkiye Kupası'ndan da gruplardan çıkamayarak elendi. Peki bu noktaya nasıl gelindi? Bu süreçte neler yaşandı? Nerede hata yapıldı? Şenol Güneş, Antalyaspor maçı sonrası neler sövledi?
Nokta değil virgül
Transferde Trabzonspor Kulübü, Beşiktaş'tan sonraki en hızlı takımdı. Takıma iki Polonyalı Pawel ve Piotr Brozek kardeşlerle takviye yapıldı.
Bu futbolcuların biri forvet diğeri sol açıktı. 2.2 milyon dolar bonservis bedeli ödendi. İki futbolcu da hazır değildi. İdman eksikleri vardı. Çünkü ligleri devam etmiyordu ve bitmişti. Geçen sürede hazır olmadıkları için forma da giymediler. Fakat nokta transfer yapılıp takımda direkt oynayacak bir futbolcu alınsaydı, belki bugün gol yollarındaki kısırlık yaşanmayacaktı.
Bordo-mavili takım transferde büyük bir strateji hatası yapıyordu.
İç transfer krizi
İç transfer görüşmeleri bitmeyince sıkıntı oldu. Bu konuda Şenol Güneş çoğu zaman yönetimi uyardı. Fakat Selçuk
Nuh dedi, peygamber demedi. Bütün bunlara rağmen yönetim, Antalya kampında bu işin biteceğini açıkladı. Tablo kötüydü.. Ne Selçuk, ne Egemen ne de Yattara ile anlaşma sağlandı. Buradaki en önemli isim Selçuk'tu. İmza olmayınca hergün transfer haberleri çıkmaya devam etti.
Selçuk'un formu düştü. Takımdaki Engin, Umut, Serkan, Colman, Cale ve Onur gibi isimlerin performansları da her geçen gün geriye gitti.
Demeçler zarar verdi
Aykut Kocaman
"Trabzonspor'a verilen penaltılar incelensin" sözleriyle bombayı patlatarak kenara çekildi.. Bu polemik uzadıkça uzadı. Kocaman hedefine ulaşmıştı.
Trabzonspor camiasında bu sözler geniş yankı buldu, tepki çekti ve moral bozdu. Hatta hakemlerin baskı altına alındığı söylemleri Trabzon'da en çok konuşulan konuydu. Şenol Güneş'in verdiği cevap ve polemiğin sürmesi konsantrasyonda zayıflık yarattı.
Tüm bunlar yaşanırken başkan Sadri Şener'in iddialı sözleri, şampiyonluk söylemleri, rakipleri motive eden ifadeleri kendi takımına olumsuz yansıdı.
12. adam artık inan
Trabzon taraftarının takıma bir destek verip bir protesto etmesi de moral bozukluğu yaşattı.
Son Antalya maçında bile tribünler tam dolmamıştı. Olimpiyat ruhunun Avni Aker'e taşınması için yapılan kampanya tam olarak hedefini bulmuyordu. Şenol hocanın 'Camia birleşmeli' söylemi bir türlü olmuyordu. Tüm yaşananlardan sonra Trabzon için lig yeniden başlıyordu. Antalya maçı sonrası Güneş,
"Sıfırdan başlıyoruz. Bu puanları kaybettik, şimdi her şey eşit. Tekrar toplayacağız. Avantaj bitti ama biz bitmedik" sözleriyle noktayı koyuyordu.