Galatasaray belli ki rotasyona gitmiş. Fatih Hoca, önemli Şampiyonlar Ligi maçını daha bu haftadan hedeflemiş. 4'lü savunmanın önünde üçlü; Melo, sağında Selçuk, solunda Sneijder. Önlerinde bir üçlü daha... Solda Amrabat, uçta Drogba, sağda Burak. Eksişehirspor Ersun Yanal'lı dönemindeki en iyi Eskişehir takımı. Gerçekten Yanal, Eskişehirspor'a farklı bir futbol oynatıyor. Futbolcuların 10'u da kesinlikle top oynamaya çalışıyor. Savunmadan çıkarken de sabırlı, isabetli oynamayı hedefliyorlar. İlk 25 dakika iki üç tane gol girişimleri oldu. Bunlardan iki tanesinde, özellikle Necati'nin vuruşunda, Muslera çok başarılıydı. İlk 30 dakika tamamen Eskişehir'in hakimiyetindeydi. Bu dakikadan sonra denge geldi. Ama ikinci yarının tamamında Eskişehir, yeniden topa sahip oldu. Sakin ve oyunun hakimiydi. Açıkçası yenilme ihtimali onlar için hiç yok gibiydi. Ama bu kadar iyi şeyler söylediğimiz Eskişehir, bu yarının son anlarına kadar hiç pozisyona giremedi. Karşılaşmanın sonlarına doğru ise mucizevi pozisyonlar yaşandı. Top bir tanesinde üst direğe, diğerinde ise iki direğe çarptı. Bu pozisyonların gol olmayışı Eskişehir için büyük bir şanssızlıktı. Galatasaray'ın performansına, rakibin de oyununa baktığımızda; sarı-kırmızılılar sezonun en değerli puanını aldı.

ALKIŞLAR ERSUN YANAL'A
Hakem Bülent Yıldırım kolay maçı, kolay bir şekilde yönetti. Ersun Yanal için ayrı şeyler söylemek istiyorum. Onun elindeki futbolcular, kesin gelişim gösteriyorlar. Ankaragücü ve Ankaraspor'da sadece adam markajı yapan Hürriyet'i oyun kurucu kimliğine dönüştürmüş. Veysel'inden Diegosu'na, ve diğer tüm futbolculara kadar hepsinin gelişim kaydettikleri kesin. Bu maç, Beşiktaş-Fenerbahçe derbisini de etkileyecektir. İki takım teknik direktörü İnönü Stadı'nda stratejilerini farklılaştıracaktır.