Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından başlatılan uyguluma ile merkez ve taşra teşkilatlarına 'cami rehberi' unvanlı personel alınacak. Özel kuruluşların da kendi tecrübelerini ortaya koyarak gönüllü rehberler yetiştirme süreci, turistlerin sorularına cevap sağlamayı amaçlıyor. 'Camiye girerken neden ayakkabılarımı çıkarmak zorundayım? Mihrapta ne yazıyor? Tesettür nedir?' gibi onlarca soruyu cevaplayacak rehberlerin sağlam bir altyapıya sahip olması için eğitim seminerlerine başlandı.
'Camilerde imamlar ve müezzinler varken ayrıca bir rehbere gerek var mıydı?' sorusu hala tartışılıyor. Ancak imam ve diğer görevlilerin pozisyonlarından farklı olarak dil bilen, dini bilgilere hakim, iletişim yeteneği olan insanların vereceği hizmetin önemi de yadsınamaz. Bu eksikliği fark eden Diyanet İşleri Başkanlığı merkez ve taşra teşkilatlarına cami rehberi almaya karar verdi. Konunun alt yapı çalışmaları hala devam ediyor. Bazı nitelikleri taşıması istenen adayların sınavla alınması sağlanacak.
Bu konuda bir süredir çalışmalar yapan özel kuruluşlar da var. Bunlardan biri de Sultanahmet'teki Kültürler Arası İletişim Derneği (KİM). Derneğin bir süre önce başlattığı çalışmalar, Diyanet'in bu konuda resmi bir adım atması ile daha anlamlı hale geldi. Dernek bünyesinde verilen eğitimlerle gönüllülere cami rehberliğinin püf noktaları hakkında bilgi veriliyor. Sertifikalı eğitimlere gelen adaylar, işin uzmanlarının verdiği bilgilerle kendi yeteneklerini bir araya getiriyor. Tabii ki en önemli unsur yabancı bir dili çok iyi konuşabiliyor olmak ve dini bilgilere sahip olmak. Bunun yanında görev yapılan caminin tarihi özelliklerini bilmek de görev tanımının vazgeçilmezleri arasında.
'REHBERLİĞİN İMAMLIKTAN FARKLI OLDUĞUNU ANLAMAK LAZIM'
KİM Derneği Eğitim Koordinatörü Osman Yapar, verilen eğitimlerle gönüllülerin istenilen seviyeye ulaşmalarını sağladıklarını belirtti. Bahreyn ve Malezya gibi ülkelerde devlet desteği ile yürütülen bu hizmetlerin Türkiye'de yeni bir alan kazandığını söyleyen Yapar, "İnsanlar maaşlı olarak bu işi yapıyorlar ve bu alanda uzmanlaşıyorlar. Yani bir cami imamı rehberlik yapamıyor, ya da müezzin olamıyor. Ama onların yapamadığını, kültürler arası iletişim becerisine sahip, karşıdaki insanı güzel bir şekilde analiz edip onlara ihtiyacı olan konularda yardımcı olan ayrı bir uzmanlık alanı olduğunu anlamamız lazım." değerlendirmesinde bulundu.
Uzun zaman Almanya'da çeşitli konularda eğitim veren ve uzmanlığını İslam Bilimleri konusunda yapan Dr. Ali Özgür Özdil de aynı proje kapsamında Türkiye'ye gelerek eğitimler verdi. Cami rehberliği kavramının büyük bir ihtiyacı karşılayacağını ve bu alanda eksiklik bulunduğunu kaydeden Özdil, özellikle Almanya'da yeni nesillerin iletişimi için artık Almanca hutbe uygulamasının bile başladığını hatırlattı. Dini bilgilere hakimiyetin cami rehberliği için hayati derecede önemli olduğunun altını çizen Özdil, "İnsanlar bize gelirse onlara kapımızı açmamız lazım. Camiye gelen insanların bir çok sorusu oluyor: 'Neden ayakkabımı çıkarıyorum, örtünmeli miyim?' Bizi arayıp soruyorlar. Sizin kapınızı çalıp, ziyaret ediyorlar, mecburen kapınızı açacaksınız. Mecburen de onun sorularına hazırlanacaksınız." diyerek konunun önemini vurguladı. Özdil, Türkiye'de turistlerin camilere gelip fotoğraf çekip gittiklerini ancak onların camilerle ilgili farklı sorularına cevap verebilecek kimsenin olmadığını kaydetti. Türkiye'deki imamların Hristiyanlar arasında mezhep farklılığını da bilmesi gerektiğini anlatan Özdil, bunu yapamadıkları taktirde turistlerin ilgisinin kırılabileceğini de sözlerine ekledi.
'TURİSTLER İSTİYOR'
Öte yandan camilere gelen turistler de uygulamanın yararlı olacağı görüşünde. Hollanda'dan gelen bir turist, "Eğer camideysen bilmediğin bir çok şey görüyorsun. Bu yüzden de iyi bir açıklama çok gerekli. Buraya ilk defa gelenler için bu çok önemli." dedi. Başka bir İngiliz turist ise sorularına cevap alabilmenin kendilerini mutlu edeceğini dile getirerek, "Benim için caminin ne zaman inşa edildiği, mimari olarak hangi aşamalardan geçtiği ve tarihi bilgisi çok önemli. Bazı insanlar için dini bilgilerin ne olduğunu bilmek iyi olabilir." ifadelerini kullandı.
KİM'in Fatih Belediyesi desteği ile gerçekleştirdiği organizasyonda yerli ve yabancı 76 kursiyere cami rehberliği ile ilgili seminer verildi. Uzman ekip gözetiminde ilk gün otelde yapılan toplantıda teorik eğitim alan gönüllüler, ikinci gün Sultanahmet ve Süleymaniye Camilerinde pratik yapma imkanı da buldular. Ücretsiz olarak verilen eğitimlere katılan kursiyerler görev yaptıkları camilerde ücret almadan tamamen gönüllülük esasına göre çalışacaklar.
