Mersin'in Arslanköy beldesinde köylü kadınlar tarafından kurulan tiyatro topluluğu, Hamlet'i yerel motiflerle süsleyerek yorumlayınca İngiliz The Guardian gazetesine haber oldu. Maddi imkânsızlıklar yüzünden kraliçeye lastik ayakkabı giydiren, krala kartondan taç takan grup üyeleri, "Cepten harcıyoruz, çok zorlanıyoruz. Ama sahne tozunu yuttuk bir kere" diyor. "Arslanköy Kadınlar Tiyatro Topluluğu" 2001'de kadınlardan oluşan bir ekip tarafından kuruldu. Hepsi ilkokul mezunu kadınlar, gündüzleri tarlada çalıştı, akşamları soluğu sahnede aldı. Kısa sürede "içlerindeki tiyatrocular" açığa çıktı. Akşamları okul bahçesinde belde halkına sergilenen oyunlar, zamanla çevre ilçe ve illere yayıldı. Dekordan, makyaja kadar tüm gereksinimlerini kendileri karşılayan köylü tiyatrocular, yazdıkları oyunlar ve uyarlamalarla isimlerini kısa sürede duyurdu.
İNŞAATTA HAZIRLANIP ÖDÜL ALDI
Topluluğun köyde doğup büyüyen kurucusu Ümmiye Koçak (52) bu serüvene nasıl atıldığını şöyle anlattı: "Köyümdeki insanları gözlemleyerek bir oyun yazdım. İlk yazdığım oyun 'Hasret Çiçekleri' idi. Acı çekmiş, şiddet görmüş, psikolojisi bozuk kadınları anlatıyordu. Bir inşaatta çalışarak oyunu çıkardık. Adana Uluslararası Tiyatro Festivali'nde ödül aldık." Tiyatrodan aldıkları keyfin yerinin doldurulamayacağını belirten Koçak, maddi sorunların kendilerini zorladığını söyledi ve "Bir kuruş yardım talep etmedik. Sponsor bulur, 20 oyun sahneye koyarsak, bakanlıktan da ödenek alabileceğiz" dedi.
"ERKEK OLURSA DEDİKODU"
Grup son olarak, Shakespeare'in Hamlet'ini, "Türkçe uyarlama" ile oynadı. Koçak, Hamlet'i Hamit, Ophelya'yı Feraye, Horatio'yu ise Hurşit yaptı. Ama "yokluk" nedeniyle, kralın tacı kartondan yapıldı. Kraliçe lastik ayakkabı giydi. Koçak, Hamlet'in ilginç çıkış öyküsünü de anlattı: "Bir gün kendi kendime 'Öyle bir şey yapayım ki bütün dünya sesimizi duysun' dedim. O sırada aklıma Shakespeare'in Hamlet'i geldi. 'Hamlet'i öyle bir oynamalıyım ki hem güldürsün, hem düşündürsün' dedim." Koçak, grupta sadece kadınların yer almasını ise şöyle açıkladı: "Erkekle oynandığı zaman dedikodu olur. Tiyatromuz kapansın istemiyoruz. Önce insanlar tiyatronun sanat olduğunu anlasınlar, ondan sonra erkekli kadınlı oynarız. Sonuçta ben Atatürkçü çağdaş bir kadınım."