Hababam Sınıfı'nın Mahmut Hoca'sı olarak gönüllere giren emektar oyuncu Münir Özkul ve eşi yıllar sonra ilk kez SABAH'la görüştü. Bahçelievler Medikal Park Hastanesi'nde iki haftadır zatürree tedavisi gören Özkul, taburcu edileceği günü bekliyor. 27 yıllık hayat arkadaşı Umman Özkul ise yanından bir an ayrılmıyor. 7 yıl önce yakalandığı demans (bunama) hastalığı nedeniyle hafızası zayıflayan, sadece "anı" yaşayan 85 yaşındaki sanatçı, rahat konuşamadığı için daha çok gözleriyle iletişim kuruyor. 85 yaşındaki Özkul, her şeye rağmen etrafına sıcak gülücükler dağıtıyor. Dudaklarından çıkan cümleler sayılı olsa da sevenleri için güçlükle "Zaten aktör dediğin nedir ki" diyebiliyor. Umman Özkul, yıllarca medyadan uzak durma nedenini "Onu korumak için yaptım" diye açıklıyor. Evinin poliklinik gibi olduğunu söyleyen Özkul, "Münir hayatını kaybeden bazı arkadaşlarının yaşadığını sanıyor. Ben de beyninde atak yapar diye söylemiyorum; söyleyecekleri uzak tutuyorum. Bazı arkadaşları bana kızmış olabilir. Ama amacım onu korumak" diyor.
'ODADAN ÇIKINCA UNUTUYOR'
Paylaşmayı, doya doya sohbet etmeyi özlediğini söyleyen Umman Özkul, "Rahatsız olmadığı günlerde konuşuyoruz. Anlasın, anlamasın onunla hep konuşuyorum. Kendisini sevmeyen, ondan umudu kesen insanlara karşı kapılarını kapatır, hiç tepki vermez. O kişiyi mimler" diye anlatıyor. Hayatını eşine adayan, sevgisi bölünmesin diye çocuk bile yapmayan Umman Özkul, ona duyduğu hayranlığı ise şöyle dile getiriyor: "O benim bebeğim; bir doğurmadığım kaldı. 3 çocuğu var ve hepsini çok seviyor. Ancak 'Bütün ayrılıklarım çocuktan sonra oldu. Kadının ilgisi herhalde çocuğa kayıyor' diyordu. 'Münir mi, çocuk mu' dedim kendi kendime ve Münir'i istedim." Torunu Süreyya'yı çok sevdiğini, onu gördüğünde çok mutlu olduğunu da sözlerine ekleyen Özkul, "Güner'in kızına bayılıyor. Onu gördüğünde öpüp kokluyor ama yanından ayrıldığında maalesef unutuyor. Çocuklarıyla özellikle Güner'le çok güzel ilişkisi var. Güner'e daha düşkün, çünkü onunla kader ortaklığı yapmış" diyor.
