Ünlü söz yazarı ve senarist Meral Okay'ın mirasına konmak için sahte kimliklerle noterden veraset ve satış vekâletnamesi çıkaran dolandırıcılar noter görevlisinin dikkati sayesinde planlarını gerçekleştiremedi. Dolandırıcılar, 10 milyon TL'lik serveti ele geçirmek için 9 Nisan'da vefat eden ünlü sanatçının babası ve ağabeyi adına düzenlenmiş kimlikleri kullandı. İşte SABAH'ın ulaştığı ayrıntılar:
SAHTE ANILARINI ANLATTI
30 Nisan günü Kartal 6. Noteri'ne giden bir şahıs, Muhteşem Yüzyıl dizisinin de senaristi olan Meral Okay'ın kardeşi İbrahim Mecit Katı olduğunu öne sürerek, Okay'ın vefatından kendisine düşecek mirasın takibi ve malların satışı için vekâlet vermek istediğini söyledi. Şahıs, İbrahim Mecit Katı adına düzenlenmiş bir kimliği de ibraz etti. Noter işlemleri sürerken inandırıcı olabilmek için de Meral Okay'la sözde anılarını noter görevlilerine anlattı. Noter görevlileri de evrakları hazırlayıp şahsa teslim etti. İki gün sonra, 2 Mayıs 2012'de bu kez Meral Okay'ın babası olduğunu iddia eden ikinci bir şahıs aynı notere geldi ve o da aynı gerekçelerle vekâlet hazırlatmak istediğini söyleyerek Okay'ın babası Mahmut Ata Katı adına düzenlenmiş bir kimliği ibraz etti. Noter yetkilileri 'sahte baba'nın da istediği evrakları hazırlayıp kendisine teslim etti. Sahte babanın vekâleti almasından bir gün sonra Noter Başkâtibi Orhan Yılmaz evrakları tasnif ederken Mahmut Ata Katı'nın ismini gördü. Şahsen tanıdığı Katı'nın ismini görünce şaşıran başkâtip, arkadaşlarına Katı'nın notere ne zaman geldiğini sordu ve evrakları incelemeye başladı. Bunun üzerine büyük bir şok yaşadı. Çünkü Katı'nın kimlik bilgileri doğru görünüyordu ancak kimlikteki fotoğraf bir başkasına aitti. Hemen Mahmut Katı'yı arayan başkâtip, durumu anlattı. Bunun üzerine şaşkınlık yaşayan Meral Okay'ın babası da bu işlemlerden hiç haberi olmadığını söyledi.
AVUKAT: HİÇ BİLGİM YOK
Noter başkâtibi, ardından evraklarda vekâlet verilmiş olarak gözüken avukat Ümit Acar'ı da aradı. Duyduklarına inanamayan avukat hemen notere geldi. Kendisinin bu isimde müvekkilleri yoktu ve üzerine vekâletname verilmesini de istememişti. Avukat Acar, "Muhtemelen benim adıma çıkardıkları bir sahte kimlikle Okay'ın bütün malvarlığını ele geçirmeyi planlıyorlardı" dedi. Noter başkâtibi ile soluğu adliyede alan avukat Acar, cumhuriyet savcılığına iki dolandırıcı hakkında suç duyurusunda bulundu. Ancak bir sorun vardı, dolandırıcıların gerçek kimliği bilinmiyordu. Savcılığın talimatıyla asayiş büro ekipleri olayı çok yönlü olarak araştırmaya başladı.
BİRİNİN KİMLİĞİ BELİRSİZ
Sahne nüfus cüzdanlarını inceleyen ekipler İbrahim Mecit Katı kimliğini kullanan şahsın dolandırıcılıktan sabıkalı Bülent Morgül olduğunu tespit etti. Morgül'ün bu esnada bir başka suçtan Eskişehir Cezaevi'ne konulduğu anlaşıldı. Meral Okay'ın babası Mahmut Ata Katı'nın kimliğini kullanan ikinci dolandırıcının ise gerçek kimliği tespit edilemedi.
